Manyas Kuş Gölü ve Kuşcenneti Milli Parkı’nın olumsuz etkileri, biyolojik arıtma tesislerinin maliyetinden kaynaklanıyor. Prof. Dr. Mustafa Sarı’nın görüşleri.Kuşcenneti, Türkiye’nin eşsiz doğal güzelliklerinden biri ve birçok kuş türüne ev sahipliği yaparak ekosistemimizin dengesi için büyük önem taşıyor. Ancak, Bandırma Onyedi Eylul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı’nın belirttiği gibi, bu cennet köşesi ciddi tehditlerle karşı karşıya. Mali nedenlerden ötürü biyolojik arıtma tesislerinin faaliyette olmaması, Manyas Kuş Gölü ve Kuşcenneti Milli Parkı’nın sağlık durumunu olumsuz etkiliyor. Bu yazımızda, Prof. Dr. Sarı’nın endişelerini, kuş cennetinin geleceğini koruma yollarını ve bu kritik sorunun çözümü için atılması gereken adımları ele alacağız. Doğanın bu eşsiz parçasını korumak hepimizin sorumluluğudur.
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, maliyeti nedeniyle biyolojik arıtma tesislerinin çalıştırılmaması nedeniyle Manyas Kuş Gölü ve Kuşcenneti milli Parkı’nın olumsuz etkilendiğini söyledi.
Prof. Dr. Mustafa Sarı, biyolojik arıtma tesislerinin, çevresel dengelerin korunmasında hayati bir rol oynadığını vurguladı. Ancak, maliyetlerin yüksekliği nedeniyle bu tesislerin işletilmemesi, Manyas Kuş Gölü ve Kuşcenneti Milli Parkı’nın ekosistemine ciddi zararlar verdi. Bu durum, yalnızca yerel flora ve faunanın değil, aynı zamanda bölgede yaşayan insanların hayat koşullarını da olumsuz etkilemektedir.
Mustafa Sarı, bu sorunun çözümü için devletin ve yerel yönetimlerin daha aktif bir rol üstlenmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, biyolojik arıtma tesislerinin hem çevre sağlığı açısından gerekli olduğunu hem de sürdürülebilir turizm açısından büyük bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Bu tesislerin yeniden kurulması ve etkin bir şekilde işletilmesi, Manyas Kuş Gölü ve Kuşcenneti Milli Parkı’nın korunmasında kilit rol oynayacaktır.
Prof. Dr. Sarı, dikkate alınması gereken bir diğer önemli hususun ise kamu bilincinin artırılması olduğunu belirtmektedir. Çevreye duyarlı bir toplum oluşturmak, bu alanların korunmasında önemli bir katkı sağlayabilir.