Piramit Menkul Kıymetler: TCMB ve AMB Beklentileri
İstanbul, 21 Temmuz (Hibya) – Piramit Menkul Kıymetler, yeni haftaya girerken küresel piyasalarda nispeten durgun bir atmosferin hakim olduğunu, ancak yön bulma çabalarının devam ettiğini açıkladı.
Piramit Menkul Kıymetler'in analizine göre yeni haftaya girilirken, küresel piyasalarda görece sakin ancak yön arayışının sürdüğü bir görünüm izleniyor. Bu hafta yatırımcılar, hem Avrupa Merkez Bankası (AMB) hem de Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanacak faiz kararlarına odaklanmış durumda. Ayrıca, dünya genelinde açıklanacak öncü PMI verileri ile Euro Bölgesi’nde tüketici güveni ve yurtiçinde güven endeksleri piyasaların radarında olacak.
Küresel piyasalarda perşembe günü AMB’nin gerçekleştireceği para politikası toplantısı yakından takip edilecek. Mevcut durumda banka tarafından faizlerde bir değişiklik yapılması beklenmezken, Eylül toplantısına yönelik olası sinyaller piyasalar için belirleyici olabilir. AMB’nin faiz oranları şu anda; mevduat faizi yüzde 2,00, ana refinansman faizi yüzde 2,15 ve marjinal borç verme faizi yüzde 2,40 seviyesinde bulunuyor.
Euro Bölgesi’nde çarşamba günü açıklanacak öncü Tüketici Güven Endeksi, geçen ay -15,3 seviyesindeydi. Temmuz ayında sınırlı bir toparlanma olup olmayacağı merak konusu.
Ayrıca, perşembe günü dünya genelinde açıklanacak temmuz ayı öncü PMI verileri, küresel ekonomik aktiviteye dair yeni sinyaller verecek. Özellikle imalat ve hizmet sektöründeki gelişmeler; Almanya, Euro Bölgesi, İngiltere, Japonya ve ABD gibi büyük ekonomiler için önem taşıyor.
Mevcut durumda, politika faizi %46,00 seviyesinde bulunurken; piyasada yıl sonu için faiz beklentisi %36,00, 2026 sonu için ise %25,00 seviyesinde şekilleniyor.
TCMB tarafından haftanın ilk günü yayımlanacak Piyasa Katılımcıları Anketi, yıl sonu enflasyon ve döviz kuru beklentilerine dair önemli ipuçları sunacak. Bir önceki ankette yıl sonu TÜFE beklentisi yüzde 29,86, 12 ay sonrası enflasyon beklentisi ise yüzde 24,56 seviyesindeydi.
Ayrıca, haziran ayı TÜFE verileri yüzde 35,05 seviyesinde yıllık artış gösterirken, üretici fiyatları tarafında YD-ÜFE yüzde 25,34 ve Tarım-GFE yüzde 30,12 yıllık artış kaydetmişti. Haziran ayı Tarım-ÜFE ise yüzde 18,82 ile son yılların en sert aylık artışını gösterdi.
Çarşamba günü açıklanacak Tüketici Güven Endeksi ve cuma günü yayımlanacak Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) ile sektörel güven endeksleri, ekonomideki güven ortamına ilişkin güncel verileri sunacak.
TCMB verilerine göre, RKGE haziranda 98,4 seviyesine gerilerken, hizmet, perakende ve inşaat sektörlerindeki güven endekslerinde dalgalı bir seyir izlenmişti.
Haftanın son işlem gününde ise uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Fitch Ratings ve Moody’s’in Türkiye değerlendirmeleri bekleniyor. Fitch’in “BB-” ve Moody’s’in “B1” notlarını sabit tutması, piyasaların ana beklentisi olarak öne çıkıyor.
Geçtiğimiz hafta küresel hisse senedi piyasalarında karışık bir seyir izlendi. Asya borsaları genel olarak yükselirken, Avrupa’da yatay ve sınırlı pozitif kapanışlar görüldü. ABD’de S&P 500 %0,59, Nasdaq %1,51 yükselirken, Dow Jones endeksi yatay kaldı.
ABD tarafında haziran ayı TÜFE, yıllık bazda %2,7 ile beklentileri hafif aştı. Sanayi üretimi ve perakende satışlar beklentilerin üzerinde gerçekleşirken, Michigan Tüketici Güven Endeksi de yükseliş kaydetti.
Euro Bölgesi’nde nihai TÜFE %2,0 olurken, Almanya’da ZEW Ekonomik Güven Endeksi temmuz ayında 52,7 seviyesine yükseldi. İngiltere’de ise haziran ayı TÜFE yüzde 3,6 ile son 15 ayın en yüksek seviyesine ulaştı.
Çin ekonomisi ikinci çeyrekte yıllık bazda %5,2 büyürken, bu oran beklentilerin hafif üzerinde geldi.
Geçen hafta BIST 100 endeksi yatay bir kapanışla 10.366 puanda kalırken, bankacılık endeksi %2,85 değer kaybetti. Dolar/TL kuru 40,35, Euro/TL kuru ise 46,90 seviyesinden haftayı tamamladı.
Tahvil piyasasında, iki yıllık faiz yüzde 37,72, on yıllık faiz %29,77 seviyelerinde bulunuyor. Hazine’nin yayımladığı verilere göre, haziran ayında bütçe dengesi 330,17 milyar TL açık verdi.
Sonuç olarak, bu hafta piyasaların gündeminde TCMB ve AMB faiz kararları, PMI verileri ve güven endeksleri öne çıkıyor. Faiz indirim beklentilerinin yüksek olduğu bu dönemde, açıklanacak veriler ve merkez bankası yönlendirmeleri, piyasa fiyatlamaları üzerinde belirleyici olacak.
(Hibya)
