İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TGRT Haber canlı yayınında gündeme dair açıklamalarda bulundu.
İlk teslimatı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yapılan, yerli otomobil Togg bakanlara da teslim edilmişti. Bir çok bakan Togg’u makam aracı olarak kullanmaya başladı. Süleyman Soylu yerli otomobil Togg ile ilgili deneyiminden bahsetti; “Araba sürmek güzel bir şey, Togg’u sürmek daha güzel bir şey. Çok esnek bir araba. Sempatik, sürüş sempatisi olan bir araba. Tasarımından tutun sürüş keyfine kadar her şey, güvenliğine kadar her şey en ince noktasına kadar iyi tasarlanmış, iyi realize edilmiş, bunun dışında da seri bir araba. Sessiz bir araba ve en önemlisi, otururken başka araçlara, böyle bir duygunuz var mı bilmiyorum ama ‘öteki’ gibisiniz. Fakat Togg bizim olduğu için öteki gibi değilsiniz.” dedi.
İMECE BUGÜN FIRLATILDI
TÜBİTAK tarafından üretilen yerli ve milli İMECE uydusunun fırlatma operasyonunun bu sabah gerçekleşmesi hakkında da konuşan Soylu, görüntü aktarımı konusunda da kullanılabilecek olduğunu belirtirken, “Afet yönetimi ve savunma gibi alanlarda kapasitemizi daha da genişletecek olan bu uydumuzla güne başladık. Konseptimiz ve stratejimiz başarılı bir şekilde devam ediyor” şeklinde konuştu.
DEPREM’DE SON DURUM
Soylu, 6 Şubat’ta yaşanılan iki büyük depremin yıkıcı etkileri ve şu an içinde bulunulan süreç hakkında açıklamalarda bulundu: “Geçici barınma sürecini devam ettirme çabalarımız sürüyor. Vatandaşlarımız bir yıl içinde evlerine geri dönecekler. Depremin yıkıcı etkileri ve büyük maliyetleri olduğu doğru. İnsan kayıpları ve can kayıpları da beraberinde geliyor. Ancak bu, başka bir şey. Doğru, biz üç fay hattına kadar çalıştık, ancak şimdi ilk defa yedi fay hattıyla karşı karşıyayız. On bir vilayetin tamamı etkilendi ve vatandaşlarımızın deyimiyle “küçük kıyamet” yaşandı. 26 bin enkaz yalnızca arama kurtarma operasyonlarında ele alınan sayılır, bu az bir rakam değil. Biz acilen yıkılacak veya yıkılmış binaların enkazını taşıyoruz.”
“Bölgede büyük enkaz var, kaldırılıyor. Bu enkazın kaldırılması iki aşamada gerçekleşiyor. Deprem zamanında yıkılmış kaldırılması gereken ikincisi aciliyeti olan konutların yıkılması, kaldırılması. Hepsi teker teker planlandı. Hesaplar uymazsa canlı olarak orda müdahale edip düzeltebiliyorsunuz. Hatay’da yüzde 75 enkaz kaldırıldı. Diğer illerde yüzde 90’ı aştı.”
Ayrıca yıkıcı depremlerin ardından ülkenin dört bir yanında gerçekleşen yardım faaliyetleriyle ilgili yorumlarda bulundu: “Deprem bölgesinde bir milletin asaletini gördük. Bizim medeniyetimizin neyi ifade ettiğini gördük. Bu topraklarda nasıl yaşadığımızı gördük. Yardımseverlik, kardeşlik duygusunu bunun nasıl gerçekleştirilebileceğini gördük. Belediyelerimizin, kamu kuruluşların, askerlerin, gönüllülerin, polislerin, sivil toplum kuruluşlarının her görevi nasıl yapabileceklerini gördük. Valilerimiz koordine etti herhangi bir kaos olmadan.”
BAKANLARIN VEKİLLİK ADAYLIĞI
”Biz Türkiye’nin yüzyılında neler yapacağız? Cumhurbaşkanımız çalışmalar neticesinde bunları ortaya koydu. Parti karar verir, herkes formasını giyer, maçına çıkar. En önemlisi milletin önüne çıkabilmeye layık olmak. Parlamenter hükümet sistemi olsaydı pandemide hükümet düşmüştü. Parlamenter hükümet sistemi olsaydı dolar, döviz krizinde ya da saldırısında hükümet tamamen yerle yeksan olmuştu çünkü onun için hazırlanıyor. Bir saldırı yapıp kriz oluşturayım ve siyasi istikrarı bir şekilde zedeleyeyim.. Ancak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi tamamen krizlere panzehirdir ve bütün krizlerin nasıl yönetilebileceğine dair panzehir ortaya koymuştur.”
“TÜRKİYE YÜZYILI TEMEL MOTİVASYON KAYNAĞIMIZ”
“AK Parti oldurmaz denilen her şeyi oldurdu. Türkiye Yüzyılı da temel motivasyon kaynağımızdır. Kendi enerjimizin kendimizin karşılaması, TOGG’a yeni markalar eklemek, savunma sanayiyi daha iyi seviyeye getirmek. İMECE’ye bir İMECE daha eklemektir. Bizim temel motivasyon kaynağımız dış ticaretimizi arttırmaktır. Motivasyonumuz kişi başı 20 bin dolar seviyesine gelmek.”
“Toplumun önüne kimse ben seçim kaybedeceğim diye çıkmaz. Çıkmamalı! 35 yıldır aktif siyasetin içindeyim. Bir tecrübemiz var ve sahayı görüyorum. Vatandaşımızın neler söylediğini çok net duyuyorum. Siyaset rasyonel ve bilimsel bir meseledir. 1995 Gaziosmanpaşa ilçe başkanlığından beridir araştırmalar yapıldı. AK Parti’nin alacağı oy açık. Birinci turda Allah’ın izniyle alıyoruz. 50’nin üzerinde 1, 1.5 puanla alıyoruz. Erdoğan ilk turda Cumhurbaşkanı.”
“BİZİ ETKİLEYECEK BİR FAKTÖR DEĞİL”
”Muharrem İnce faktörünü nasıl görüyorsunuz?” sorusuna Bakan Soylu, ”Her seçimin kendine ait bir süreci vardır. Şöyle bir durum var. Birinci seçimde kazanacağız bizi çok etkileyecek bir faktör değil” şeklinde cevap verdi.
“Yeşil Sol Parti aslında HDP’dir. CHP PKK’nın enkazı HDP’yi taşımıştır. PKK ve HDP Kılıçdaroğlu’nu desteklemekte. Kılıçdaroğlu PYD terör örgütü değildir dedi. CHP’den vaatleri doğrulama var. FETÖ’cüleri kamuya döndürecek olan CHP’dir. Dağlarda 88 terörist kaldı. Evlatlarımızı katlettiler. Belediyeleri PKK yönetiyordu. Sokağın tozunu emmiş adamım. 2014 yılında Ağrı’da yenilenen seçime gittim. 18 yaşındaki kız HDP’nin yöneticilerini parmağında oynatıyordu. PKK’ya paraları HDP yolluyordu. 6-8 Ekim’de evlatlarımızı kim öldürdü? PKK öğretmenlerin, doktorların gelmesine engeldir.”
Sezgin Tanrıkulu’nun ‘PKK silah bırakma sürecine girecek’ açıklamasına Bakan Soylu, ”dayağı yiyip tepesine bindiğiniz anda silah bırakalım derler. Sınırlarımızın ötesinde kahramanlık öyküleri yazılıyor” şeklinde cevap verdi.
Süleyman Soylu,”İstikametimizden rotamızdan sapmadık. Dünyanın en büyük sınaması göç sınamasıdır. Suriye’de gezen bir kardeşiniz olarak söylüyorum. 2 milyon Afgan’ın İran sınırında nasıl bekletildiğini bildiğim için söylüyorum. 3 milyon 420 bin Suriyeli var. 550 bin Suriyeli geri dönmüştür. Suriyeli 239 bin Suriyeli vatandaş olmuştur. Suriyeli Türkmenleri de artık vatandaş yapmaya başladık. 10 bini aşkın Uygur Türkünü, 114 bin Ahıska Türkünü vatandaş yaptık.” açıklamalarıyla mülteci sorunundan da bahsetti.