2020 yılından bu yana TESFED tescilli olarak hizmet veren Bandırma Forza E-spor Arena işletmesi Müdürü İlkay Sümer, esporun toplumda bir spor dalı olarak görülmemesini vurgulayarak, “Bandırma’da espora yeterli destek verilmiyor.” dedi.
Esporun spor olarak değerlendirilmemesinin bu sporun ilgilileri adına kötü bir etki yarattığına dikkat çeken Bandırma Forza E-spor Arena işletmesi Müdürü İlkay Sümer; “Bu sorunun başlıca sebeplerinden birisi toplumumuzun alışılagelmiş spor olarak bildiği futbol, basketbol, voleybol vs. sporlara kıyasla fiziksel hareketten ziyade refleks ve düşünme mekanizmasının daha aktif olarak kullanıldığı bir spor dalı olmasıdır. Durum böyle olunca ebeveynler çocuklarına ’Bilgisayardan spor mu olur?’ diyerek çocuklarının belki de çok yetenekli olduğu bir alandan onları uzaklaştırarak bu gençlerin yeteneklerini köreltmesine neden oluyor.” diye konuştu.
“BANDIRMA’DA ESPORA DESTEK YETERLİ DEĞİL”
Bandırma bölgesinde espora yeterli desteğin verilmediğini dile getiren Sümer, bu alanda yapılan çalışmaların çok az sayıda olduğunu söyledi. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’nin oluşturmuş olduğu BANÜ E-spor Topluluğu dışında belediyenin espor ile ilgili herhangi bir çalışmasına şahit olmadığını belirten İlkay Sümer; “Bandırma’da esporun yeterince desteklendiğini düşünmüyorum. Desteklenmesi için neler yapılabilir? Sonuçta her sporun temelinde olduğu gibi esporda da kilit nokta küçük yaşlardaki çocuklarımızı bu spor dallarına yönlendirebilmektir. Bandırma Belediyesi kendi bünyesinde bir Espor Merkezi oluşturarak özellikle liselerde ve üniversitedeki espor meraklıları için faaliyet göstermeye başlayabilir. Belediye tarafından liseler ve üniversitede turnuvalar düzenlenebilir. Belediye tarafından mevcut olarak faaliyet gösteren espor merkezleri desteklenebilir. Bu sayede her yaştan takipçisi bulunan bu spor dalına ilgi duyan bireylerin önü açılabilir.” ifadelerinde bulundu.
“YETKİLİLER ESPOR MERKEZLERİ KONUSUNDA BİLİNÇLENDİRİLMELİ”
Espor merkezlerinin yetkili merciler tarafından yeterli itibarı görmediğini ifade eden Sümer, kendi işletmelerinin Türkiye Espor Federasyonu (TESFED) tarafından ‘Tescil Verilen Espor Salonları’ arasında olmasına rağmen yetkililerin gereken özeni göstermediğini belirtti. Espor Merkezlerinin, alışılmış olan internet kafeler ile eşdeğer olmadığını ifade eden Sümer; “İşletme perspektifinden baktığımızda espor merkezimiz kontrol ve denetlemelerde spor salonlarının usul ve kanunlarına göre denetlenmesi gerekirken internet kafeler ile aynı kefeye konularak denetleniyor. Örnek vermem gerekirse geçtiğimiz yıl Haziran ayında ’Spor salonları akşam 9’a kadar açık kalabilir.’ diye açıklama yapılmıştı. Biz espor merkezimizi açtığımızda İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden polis memurları gelen talimat ile bizim internet kafelerden farklı bir faaliyet göstermediğimizi ve 1 Temmuz’a kadar kapalı kalmamız gerektiğini söylediler. Özetlemem gerekirse devlet yeterli desteği verip başta kendi amir ve memurlarını bilinçlendirmeli ki daha sonrasında esporun da bir spor dalı olduğu konusunda toplumumuz bilinçlensin.” şeklinde konuştu.
ESPOR TEMBELLEŞTİRİYOR MU?
Esporun uzun süreler bilgisayar başında vakit geçirmeyi gerektiren bir spor dalı olması konusunda yapılan tartışmalar hakkında düşüncelerini dile getiren Sümer; “Esporda fiziksel aktivite diğer spor dallarına nazaran çok daha kısıtlıdır. Esporun fiziksel harekette kısıtlı bir spor dalı olması ve bireyleri tembelleştirdiği konusunda birçok tartışma ortaya çıktı. Tembelliğin kişinin kendisi ile alakalı olduğunu düşünüyorum. Türkiye’deki lisanslı espor takımlarının ‘’Gaming House’’ adı verilen evlerine baktığımızda, bu evlerin birçoğunun spor salonu olarak düzenlenmiş bir odası bulunmaktadır. Belirli periyotlarla takım oyuncuları doktor kontrolünden geçerek fiziksel gelişimleri ve olası sağlık problemlerinin olup olmadığı takip edilmektedir.” diye konuştu.
“ESPOR TURNUVALARI TESFED TARAFINDAN DÜZENLENMELİ”
Esporun yükselmekte ve genç nesilde oldukça revaçta olan bir spor dalı olduğunu ifade eden Sümer, bu spor dalının geleceği hakkında; “Esporun önümüzdeki 5-10 yıllık süreçte diğer spor dallarından ayrı tutulmayacağını düşünüyorum. Şu an Avrupa, Amerika ve özellikle Asya’da bu alana yönelik çok büyük yatırımlar var. Ülkelerin milli ya da özel birçok takımı var. Türkiye’de de büyük kulüpler bu alana olan yatırımlarını artırmalıdır. Türkiye’nin de milli olarak bu alanda oluşturmuş olduğu Türkiye Espor Federasyonu’nun bu alandaki faaliyetlerini artırması gerektiğini düşünüyorum. Ülkemizde espor turnuvaları, oyunun yapımcısı firmalar aracılığı ile değil bizzat TESFED tarafından düzenlenmeli ve kontrol edilmelidir.” dedi.
Haber: Nur Uysun