Düşünce özgürlüğünden taviz vermediğini ısrarla savunan bir partinin Susurluk’taki yerel yönetimi, köşe yazısında kendilerini eleştirdi diye, evinin önüne çöp konteynırı koyuyor.
Kaldırılması talebine de “popülasyon fazla o nedenle koyduk” yanıtını veriyor.
Oysa; yolun o tarafı otopark için düzenlenmiş. Popülasyon fazla ise karşı tarafına konması gerekiyor.
Yani bu çöp bidonunun kendilerini eleştiren köşe yazarına ceza vermek için konduğunu, cümle alem biliyor ve kabul ediyor.
Bu durumu ülke geneline taşıyalım:
İMAMOĞLU üç kez Adalet ve Kalkınma Partisini yenmiş, Türkiye’nin en kalabalık ve en gözde kentinin belediye başkanı.
Arkasına aldığı halk desteği ile ilk seçimde cumhurbaşkanı olacağı büyük olasılık görünüyor.
İşte tam bu aşamada otuz yıl önce aldığı diploması iptal ediliyor.
Yetmiyor, birden terör örgütü başı ilan ediliyor.
Olmuyor rüşvet, ihaleye fesat karıştırmak, kişisel verileri ele geçirmek… gibi suçlardan dava açılıyor. Tutuklanıyor.
Ümit ÖZDAĞ da Cumhurbaşkanına hakaretten gözaltına alınıyor, halkı kin ve nefrete sürüklemekten tutuklanıyor.
Şu aralar- İMOĞLU için yapılan eylemlere katıldığı gerekçesi ile cezaevinde yatan çocuk denecek yaşta gençler için- gençler tarafından yapılan boykot çağrılarına destek veren isimlerin gözaltına alındığı yansıyor haberlere.
Bunların tümü hukuksal süreç açısından normal karşılanabilirdi belki.
Lakin toplumda büyük bir infial yarattı.
İMAMOĞLU’NUN tutuklanmasını haksız bulanlar cumhurbaşkanı seçimlerinde aranan yüzde elli birin çok çok üzerinde.
Niye?
Çünkü toplumun kendisi olmasa bile vicdanı girdi devreye.
Ve somaya başladı; “niye tüm bu hukuksal girişimler İMAMOĞLU için???
Diploma araştırması niye İMAMOĞLU’NA özgü?
Rüşvet alma, yolsuzluk yapma... suçları soruşturulurken niye tutuklu?
Kaçma şüphesi mi var? Delilleri karartma riski mi var?
Ayrıca : Mansur YAVAŞ Melih GÖKÇEK için onlarca dosya hazırlayarak suç duyurusunda bulunduğu halde niye tek bir ifadesi dahi alınmadı?
Ümit ÖZDAĞ üç aya yakın süredir tutuklu niye?
İddianamesi bile hazırlanmadı, avukatları savunma hazırlayacak, ÖZDAĞ’IN nerde hangi sözlerle halkı kin ve nefrete itme suçunu işlediğini bilmiyor.
İktidarın bakanları daha düne kadar “boykot halkın tepkilerini dile getirmek için başvurduğu en doğal hakkıdır” derken çıt çıkmıyordu da; şimdi arkadaşlarına sahip çıkmak için boykot çağrısı yapanlara destek mesajı verenler işinden oluyor, gözaltına alınıyor?
Bu ülke hepimizin “ve ülkenin temeli adalettir.” demekten yorulduk.
Umut: “ilgisiz gibi görünen gençlerde!”.
YAZAR: levent GÜNDOĞAN