Bandırma İl olma hikâyesi taa 1954 yılından beri hiç bitmedi… Yavaş yavaş yeni bir seçim ufukta gözükmeye başladı ya… İl konusu da konuşulmadan olur mu? Geçmişe bir bakalım isterseniz; il konusu Bandırma’da nasıl yaşanmıştı… İl konusu ilk kez 1954 yılında Başbakan Adnan Menderes zamanda yaşanmıştı ama ondan da ilk coşkulu talep DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel’in Bandırma’ya geldiği 1991 yılında yaşanmıştı. Bandırmalılar da bıktı böyle her seçim zamanı il konusunun konuşulmasına ama konuşulmadan da olmuyor… Geçen yıllarda il konusu gündeme gelince neler yazmışım, arşivi şöyle bir araştırdım bakın neler yaşanmış:
TARİHİ ANLAR
“Bu aybaşında bilindiği gibi AKP İlçe kongresi yapılmıştı ve o kongrede konuşan 2 Balıkesirli milletvekillerinden İsmail Özgün ve Edip Uğur; Bandırmalıların üzerinde en hassas oldukları İl olma konusunu açtılar.
Bandırmayı çok sevdiklerini ve Bandırma’nın mutlaka il olmasını canı gönülden istediklerini ve daha buna benzer birçok yaldızlı sözlerle sanki ‘önümüzde mahalli seçimler var ya, bize oy verin bakarsınız Bandırma’yı il yaparız’ a getirdiler.
Biz de işte bu eski bayatlamış seçim taktikleri ve vaatlere karşılık yazdığımız yazıda Bandırmalıların her seçim arifelerinde söylenen bu sözlere artık karınlarının tok olduğunu söyleyerek daha önce de geçmiş iktidarların dönemlerinde buna benzer sözlerin söylendiğini hatta İl sözünün bile zamanın başbakanı tarafından verildiğini hatırlatarak sözü 80 nolu plakaya getirmiştim… Neydi o 80 plaka olayı?. Bandırma ilk İl olma kampanyası 1954 yılında başlamıştı. Cumhuriyet Meydanı’nda konuşan zamanın Başbakanı Adnan
Menderes’in karşısındaki topluluğun elindeki afişlerde şunlar yazıyordu:
”KAZARA KAZA KALDI KAZAMIZ” “VİLAYET
HAKKIMIZDIR VALİ İSTİYORUZ”
HAKKIMIZDIR VALİ İSTİYORUZ”

Bu isteklere karşı Menderes’in cevabı “Benden Vali değil fabrika isteyin” olmuştu. Sonra siz hep Vali istiyoruz diyorsunuz, beni dinlemiyorsunuz” deyip kürsüden inmiş.
DEMİREL BANDIRMA’DA
1994 milletvekili seçimlerine az kala başbakan Süleyman Demirel Balıkesir’den sonra Bandırma’ya gelmişti.
Önce Cumhuriyet Meydanı’ndaki otobüsün üstündekileri bir tanıyalım isterseniz. Demirel’in hemen yanında Cavit Çağlar, Devlet Bakanı Baki Ataç hemen arkasında İl Genel Meclis Üyesi ve milletvekili adayı Cemal Öztaylan ile Hüseyin Balyalı (Bu seçimlerde milletvekili oldular), Osman Adsoy ve meydanda hınca hınç bir kalabalık… Seçimlerde adettir.. Olur olmaz vaatler havada uçuşur!.. At atabildiğin kadar!..
Demirel de öyle yaptı: Ey Bandırmalılar il olmak istiyor musunuuzzzz?” “İstiyoruuuzzz…” “Oldunuz gitti..Takın aracınıza 80 nolu plakayı!..” Yani ne demek bu? Yani demek istiyor ki, bize oy verir de kazanırsak Bandırma vilayet olacak…
Ve o vilayetin il plakası da 80 no olacağı için aracı olanların da 10 olan numara 80 olacak.
Olacak idi!.. Bu seçimlerde Balıkesir 7 milletvekili çıkardı ama Bandırma hala il olacak. Meğerse Demirel Bandırma’ya gelmeden önce Edremit’e ve bazı ilçelere de il sözü vermiş.
80 NOLU PLAKA
Seçimlerden sonra ilk defa milletvekili olan (DYP) Cemal Öztaylan Balıkesir Valisi ile Ticaret Odası’nı ziyarete geldikleri sırada Kaymakam İbrahim Turanlı, ortada Çetin Sever ve arka planda ben işte sayfamızda gördüğünüz gibi sembolik 80 BT 002 il plakasıyla bir de hatıra fotoğrafı çektirmiştik. Gel zaman git zaman…Uzun bir zaman geçti Bandırma’nın il olduğu falan gerçekleşmedi…
RONA YIRCALI NE DEMİŞTİ?
Ticaret Odası’nın ödül törenleri oluyordu. Balıkesir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Rona Yırcalı konuşmasının sonunu “Bundan sonraki töreni inşallah İLOLMUŞ BİR BANDIRMA’DA YAPARIZ” sözüyle bitiriyordu.
Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi rahmetli İzzettin Yaşbek kulağıma eğildi ve “ İnanma oğlum, burada böyle söylerler, Balıkesir’de başka söylerler” dedi.
Dikkat edilirse Öztaylan hiç il sözü vermez yani onun deyişiyle “olmayacak duaya âmin” denilmez…
Onun için maalesef Balıkesirli milletvekilleri olsun yöneticileri olsun Bandırma’nın il olmasını katiyen istemezler. Ben de onun için diyorum ki Balıkesirli sayın milletvekillerine; ikide bir Bandırma’nın il olması konusunu Bandırmalıların gözünün içine baka baka boşuna atıp tutmayın…
YAZAR: Erdem ÖZCAN