By using this site, you agree to the Privacy Policy and Terms of Use.
Accept
Bandırma HaberleriBandırma HaberleriBandırma Haberleri
Notification Show More
Font ResizerAa
  • Özel Haber
  • Siyaset
    • CHP
    • AKP
    • MHP
  • Spor
    • Fenerbahçe
    • Beşiktaş
    • Trabzonspor
    • Galatasaray
    • Uefa Avrupa Ligi
    • Şampiyonlar Ligi
    • Basketbol
  • Magazin
  • Sağlık
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Sanat
  • Teknoloji
  • Kadın
  • Yerel
  • E-Gazete
  • Ulusal Haber
  • Köşe Yazısı
Reading: BANÜ bölgeyi markalaştırma hedefinde
Share
Bandırma HaberleriBandırma Haberleri
Font ResizerAa
Ara
  • Son Dakika
  • Gündem
  • Ekonomi
  • Spor
  • Magazin
  • Asayiş
  • Politika
  • Dünya
  • Köşe Yazısı
Have an existing account? Sign In
Follow US

Ana Sayfa - Yerel - BANÜ bölgeyi markalaştırma hedefinde

YerelGündem

BANÜ bölgeyi markalaştırma hedefinde

Last updated: 30 Haziran 2024 22:16
admin
Published: 25 Mayıs 2022
Share
SHARE

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aybeniz Akdeniz Ar, akademik çalışmalarından bahsederek, üniversitelerin içerisinde bulunduğu kent ve toplumla iç içe olması gerektiğine dikkat çekti.

1975 yılında Bulgaristan’da doğan ve 1978 yılında Türkiye’ye göç eden Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aybeniz Akdeniz Ar, Balıkesir Üniversitesi’ni okul birincisi olarak tamamlayarak İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin ilk mezunu oldu. Doktora sonrası İngiltere destekli Newton Fund bursu ile İngiltere’de çeşitli çalışmalar yürüten Ar, mezun olduktan sonra büyük kurumlarla çalışarak alanında saha deneyimi kazanmasının ardından akademik kariyerinin ilk adımlarını attı. Şimdi ise üniversitenin İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde ve Üretim Yönetimi ve Pazarlama Ana Bilim Dalı’nda doçentlik yapan Ar, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde ders vererek, Rektör Prof. Dr. Süleyman Özdemir’in sosyal sorumluluk ve gönüllülük faaliyetlerinde danışmanlığını yapıyor. Öğretim görevliliği süresince gönüllülük faaliyetlerine önem veren Ar, Kadın, Aile ve Toplum Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü yaparak birçok etkinlikle farkındalık sağlıyor.

Contents
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aybeniz Akdeniz Ar, akademik çalışmalarından bahsederek, üniversitelerin içerisinde bulunduğu kent ve toplumla iç içe olması gerektiğine dikkat çekti.“TOPLUM İLE ÜNİVERSİTE ARASINDAKİ BAĞI GÜÇLENDİRMEYİ AMAÇLIYORUZ”“SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİYLE MUHTEŞEM SONUÇLAR ELDE EDİYORUZ”“TEMBELLİK KÜLTÜRÜNDEN KORUNMALIYIZ”“ÜNİVERSİTENİN GÖREVİ YALNIZCA EĞİTİM VERMEK DEĞİLDİR”“HER KADININ İÇİNDE GİRİŞİMCİ BİR RUH VARDIR”“ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDECEK”
“TOPLUM İLE ÜNİVERSİTE ARASINDAKİ BAĞI GÜÇLENDİRMEYİ AMAÇLIYORUZ”

Kadın, Aile ve Toplum Hizmetleri Araştırma Merkezi olarak üniversiteyi ve şehri markalaştırarak topluma katkı sağlayacak taraflarını öne çıkarmak istediğini belirten Ar, bir markanın toplumda izi olabilmesi için toplumun duyarlılığını hissetmesi gerektiğini savundu. Ar, küresel markaların topluma dokunan işler yaptığını ve bu sayede iyi şirket olma fırsatı yakaladığı aynı başarıyı üniversitede de sağlayabileceklerinden şu şekilde bahsetti. “Küresel markayı yağmur ormanlarına zarar verdi diye düşünebilirsiniz. Ama baktığınızda sahada kız çocuklarının okutulmasıyla alakalı projelere imza atıyordur.” Bu durumu İngiltere’deki işleyişten etkilenerek bünyesinde bulunduğu üniversitede uygulamaya çalıştığından bahseden Ar, “İngiltere’de yapılan çalışmalar sadece üniversite öğrencilerine ya da akademisyenlere özel değil halka da açıktı. Örneğin bir arkeolojik kalıntı bulunmuş, bu kalıntı hakkında bir akademisyen seminer veriyordu. Yalnızca öğrencilere değil halka da açılmıştı. Konuya ilgi duyan insanlar gelip, bilim insanının bulgularını değerlendirebiliyordu. Einstein’ın çalışmalarında şu an nerede olduğumuzu merak eden tüm bireyler ilgili akademisyenden bilgi alabiliyordu. Böylelikle toplumla bağ kuruluyordu.” diye konuştu. Akademisyenlerin görevinin sadece öğrenciyi eğitmek olmadığını, insanlara dokunarak toplumu geliştirmek, toplumla bağ oluşturmak ve toplumun sorunlarını iyi analiz ederek iyi insanlar yetişmek olduğunun altını çizen Ar, “İyi analiz yaparsak iyi öğretmenler, iyi siyasetçiler, iyi doktorlar yetiştiririz. Dolayısıyla toplumla olan bağımızı hiçbir zaman koparmamalıyız. Rektörümüz liderliğinde biz bu bağı çok önemli buluyoruz. Bu bağın güçlendirilmesi gerektiğini savunuyoruz.” diye konuştu.

“SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİYLE MUHTEŞEM SONUÇLAR ELDE EDİYORUZ”

Akademisyen olarak bilgiyi paylaşmayı, insan hayatına dokunmayı kendine görev edindiğini belirten Ar, sosyal sorumluluk projelerine katılan insanların zamanı daha etkin kullanma becerisinin geliştiğini, gönüllü olarak projelerde yer alan kişilerin karar alma mekanizmasında bulunabileceğini ve bu sayede birçok deneyim elde edileceğini söyledi. Ar, “İçten gelen motivasyonu insanlara hissettirmeniz gerekiyor. Finansal beklenti kesinlikle olmamalı. Faaliyetin kamu yararına olması gerekiyor. Kent Konseyi siyaset üstü bir kurum olduğu için iyi projeler yaptık ve devam edeceğiz. Bu sosyal sorumluluk ve gönüllülük esasıyla topluma hizmet çalışmalarını hem kendimize hem öğrencilerimize kattığımızda muhteşem bir sonuç kazanıyoruz.” diye konuştu. Topluma hizmet vermenin sosyal bir sorumluluk olması gerektiğini söyleyen Ar, “Bu nedenle Kent Konseyi, İŞKUR gibi kurumlarla iş birliği yaparak topluma olumlu yönde etki etmeye çalışıyoruz.” dedi.

“TEMBELLİK KÜLTÜRÜNDEN KORUNMALIYIZ”

İşletme ve pazarlama bölümünde işsizlik kaygısı olan öğrencilerine iyi işletmeci olmanın tarifini veren Ar, “Öğrenciler iş sahasını kendisi yaratmalı. Ekip anlayışını korumak, insanları tanımak çok önemli. Kapıyı çalan misafiri buyur eden bir kültürden geliyoruz. Bu güzel kültürü işimize de yansıtmalıyız.” dedi. Genç neslin dünyayı değiştirme ve güzelleştirme imkanı olduğunu savunan Ar, “Öğrencilerimiz daha fazla okumalı, daha çok üretmeli. Her şeyi devletten beklememek gerekiyor. Mahallemiz kirli ise kapımızın önünü temizleyebiliriz. Belediye her bölgeye yetemeyebilir.” dedi. Sanayi Devrimi yapılanmasından itibaren tüketim toplumu oluştuğunu söyleyen Ar, “Ölçekli ekonomi ve seri üretimden sonra arz talep oluştu. Evimizde gerekli olan şeylerden fazlası var. Bunun için ölçülü tüketmek ve paylaşmak en önemlisidir. Tembellik kültüründen korunmalıyız.” diye konuştu.

“ÜNİVERSİTENİN GÖREVİ YALNIZCA EĞİTİM VERMEK DEĞİLDİR”

Üniversitenin girişimcilik ekosistemi açısından öğrencilere iyi fırsatlar sunduğunu ve iyi öğrenci yetiştirmek için Rektör Prof. Dr. Süleyman Özdemir’in liderliğinde birçok çalışması olduğunu söyleyen Ar, üniversitenin tanımındaki 4 önemli aşamadan bahsetti. Ar,“ İyi bir eğitim vermek, öğrencilere araştırma, geliştirme ve teorik bilgileri aktarma imkanı sağlayabilmek, uygulama yaptırabilmek ve uluslararasılaştırmak öğrenci gelişimi açısından oldukça önemli. Bu anlamda projelerle destekleyip yurtdışı fırsatlarını yakalamak gerekiyor. 2015 yılında kurulan genç yeni nesil devlet üniversitesi olarak bütün bu yapılarda girişimcilik bilincini, topluma entegre ederek bağı kurmayı amaçlıyoruz.” dedi.

“HER KADININ İÇİNDE GİRİŞİMCİ BİR RUH VARDIR”

Her kadının girişimci olabileceğini ve ekosistem olarak düşünüldüğünde kültür faktörünün kadın girişimciler üzerinde büyük etkisi olduğunu ifade eden Ar, bir kadının iş dünyasında yer alabilmesi için aile ve çevre faktörlerinden şu şekilde söz etti. “İnsanlarımızın ‘Başarısız olursan aileni yakarsın, kızım devlete sırtını daya öğretmen ol.’ gibi söylemlerinden dolayı kadınlar girişim alanında öne çıkamıyor. Çocuklarımızı girişimci olarak yetiştirmiyoruz. Ekosistemde kültürle başlayan derin problemlerimiz var. Girişim yaşlarına kadar kendimizi tanıma yolculuğumuzun sonlanması gerekiyor. Tam olarak bu noktada üniversiteler devreye giriyor.” Girişimcilik alanında kadınların erkeklere göre dezavantajlı olduğunu belirten Ar, bu noktada annelere büyük bir sorumluluk düştüğünü şu şekilde anlattı. “Anneler erkek çocuklarına yemek ya da temizlik yaptırmıyor. Ev işleri konusunda bu zihniyeti ortadan kaldırarak eşit olmayı amaçlamalıyız. Üniversiteye giden kız çocuklarının sayısının artması gerekiyor.” Kadının ekonomik özgürlüğünü eline alması sayesinde mutlu bir hayat yaşayacağını hatta mutlu aile kurarak, özgüvenli çocuklar yetiştirebileceğini söyleyen Ar, “Bizim üretme sevgisini aşılamamız gerekiyor. A’dan Z’ye her anlamda kız, erkek kesinlikle ayırmaksızın. Kızla erkeği ayrıştırmadığımızda ve ekip yaptığımızda onları başarılı kılacağız. Aile de ekip bilinciyle hareket etmeli. Birimizin zayıflığı diğerimizin fazlalığıdır. Birleştirici olmamız lazım.” diye konuştu.

“ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDECEK”

Bir takım akademik çalışmalar yürüten Ar, gelecek çalışmaların arasında Bandırma’nın markalaşması olduğunu ve pazarlama alanı üzerine çalıştığını şu sözlerle aktardı:
“Yerel yönetim ve halk bu kentte neyin olmasını istiyor? Bu konu üzerine çalışmalar yürütüyoruz. Gelecekte pazarlama ve kültürü harmanladığım, tüketici davranışı konularında çalışmalar yürüteceğim.”

Haber: Belit PEKTEZEL

Resmi Gazete Duyuruları
Güney’den pazarcılara mesaj
Bakan Güler, Flake ile Görüştü
Türk Mutfağı Haftası'nın Önemi
MARMARA ADASI’NDA GEMİ KARAYA OTURDU
Share This Article
Facebook Email Print
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.

Bunları da beğenebilirsiniz

Yerel

Başkan Mirza; “”Birlikte Başardık, Birlikte Yürüyoruz”

11 Nisan 2025
Gündem

Tarım Sanayisi İçin Önlemler Gerek

25 Nisan 2025
Türk arabesk müziğinin sevilen ismi Orhan Gencebay, sosyal medyada yayılan haberler üzerine açıklama yaptı. Gencebay, "Şükürler olsun, gayet iyiyiz" dedi.
GündemMagazin

ORHAN GENCEBAY’DAN AÇIKLAMA

17 Mayıs 2023
Gündem

Marmara'da Sarsıntı

3 Mayıs 2025

Kategoriler

  • Gündem
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • Yerel
  • Spor
  • Magazin
  • Teknoloji
© Velhasıl Gazetesi. Tüm hakları saklıdır.
Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?