Fırt kafenin önündeki havuz niye dolduruluyor? Temizlemesi zor olduğu için mi?
Öyleyse parktaki tüm ağaçları da kesmek gerekiyor. Çünkü onların da sonbaharda yaprakları dökülüyor.
Çimler var. Onlar da sulanıyor, uzuyor. Kesmek lazım. ,
Göze hoş görünmediği için mi? O zaman kimlerin gözüne hoş görünmüyor? Mavi zeminden fışkıran suya ışık tutarak oluşturulan görsele çirkin diyerek havuzu apar topar doldurmak hiç inandırıcı değil. Başka bir gerekçe olmalı.
Alan kazanmak mı? O tam anlamıyla trajik-komik. Çünkü parkta alandan bol yer yok. 15 m2lik havuzun lafı bile olmaz.
Niye???
Susurluk’un çözüm bekleyen bir sürü sorunu var. Parktaki havuza mı geldi sıra???
Merak ediyorum, kimden çıkıyor bu tür öneriler?
Çay ocaklarındaki tuvaletleri kapatıp, parkın en görünen yerine tuvalet dikme projesinin kime ait olduğu çıktı ortaya. Temeli kazılırken bizzat kendisi açıkladı.
Bereket vazgeçildi.
Anket yapılmış.
Keşke orasını kazıp gereksiz gündem yaratmadan yapılsaydı. Biz de yazmaya uğraşmazdık.
Her çay ocağında tuvalet var. Dışarıdan falan kapı açmak da yanlış. O denendi zaten. Sahip çıkmak zor oluyor.
Böyle gayet güzel. Sadece ufak dokunuşlar yeterli. Bir de sık sık temizlenmeli. Koku da olmaz. Havalandırsınlar, bahçeye açan camlara pervaneler koyarak.
Uzman birini getirsinler.
Herkes her şeyi bilmez. Başkan da bilmez. Meclis üyeleri de bilmez.
Tez ve anti tezlerden sentez yapacak orkestra şefiği yeter. Onu da belediye başkanı yapar.
Birlikte yönetmek de bu olmalı zaten. Yoksa her kafadan çıkan düşünceyi uygulamaya kalkarsan arap saçıne döner iş.
Dönelim asıl konuya.
Fırt kafenin önündeki havuzu niye doldurdunuz? Tekrar sorgulayın bu kararınızı. Eğer mantığınıza uygun bir yanıt bulamıyorsanız. Vazgeçin.
Tuvalet ve kreş işinden vazgeçtiğiniz gibi.
Anket yapın.
Aklın yolu birdir.
Levent GÜNDOĞAN ile aynı fikirde olmamak doğru yoldur diyen vizyonsuzluk örneklerini ciddiye almayın.
Ya da meclis üyesi olmadığım için eleştirdiğim masalına inanmayın.
Ben meclis üyesi olsaydım da belediye başkanı olsaydım da aynı şeyleri savunacaktım.
Hiç merak etmeyin!….
YAZAR: Levent GÜNDOĞAN
