İnsana saygı bitti.
Her yerde, resmî özel her kurumda bitti.
Nereye gitsen, nereye işin düşse, nereye başvursan… değersiz görüldüğünü hissediyorsun.
Şikayet etmek, kamu kurumlarında bir üst kurumdan medet umma çabaları hiç bir işe yaramaz oldu.
Özel sektöre de sirayet etti bu durum.
Önceden müşteriye özen gösterilirdi. Velinimet derlerdi.
Marka ürünlerin yetkili servisleri mesela, muhteşem ilgisi ile “iyi ki bu markayı seçmişim” dedirti.
Tarih oldu o ilgi.
İlgiden de geçtik; horlanma, azarlanma başladı en ünlü marka ürünlerde bile.
Sanki insan ilişkilerinin tümü bozuldu.
Kaç kez yazdık SGK’yı. En üst kurumuna kadar gittik.
Kaç kişi de Cimer’e şikayet etmiş telefonlardaki dalga geçme olayını.
Hiç bir sonuç yok. Umurunda değil ilgili yetkililerin.
Geri kalmış Arap ( hoş hepsi aynı) ülkelerindekine benzer bir başı bozukluk, bir vurdumduymazlık, bir adamsendecilik aldı başını yürüdü bu ülkede.
Hayır devlette vardı gelenin işini hızlıca yapmama alışkanlığı, lakin bu kadar olmadı hiç.
Bırak kimse kimseden çekinmiyor da.
Müdürmüş, kaymakammış… hak getire.
Hadi ,”Devlete attım kapağı ne yapsam maaşımı alacağım mantığı” diyorum.
Özel de şu aralar ilgisizlikte, suratsızlıkta aratmıyor devleti.
Geçtiğimiz günlerde Pelitköy’deki evimize yüksek akım gelmiş. Nötr kablo kopmuş. Rüzgardan, olur.
Yapacak bir şey yok.
Sağ olsun Uedaş Susurluk (Orhan) hızlandırdı işlemleri. Gelip tutanak tuttular.
Klima, televizyon, kahve makinesi… fişe takılı ne varsa yanmış.
Servislerine başvurduk.
Hepsi tanınmış marka.
Ev darmadağınık. Bekliyoruz.
Yazın şu kavurucu sıcaklarında, servis elemanlarına yalvarmakla geçiyor günlerimiz.
Hemen hepsinde bir hava bir hava.
Biraz ısrar etsen telefonu açmıyorlar.
LG Edremit servisi yedi yıllık müzik setinden alış faturası istedi servise ürünü bıraktıktan sonra. Yok dedik, gayet ukalaca o zaman bakamıyoruz dedi. Aldık servisten.
Aklınızda olsun. LG’den aldığınız her ürünün faturasını garantisi geçse de saklayın. Yoksa bir şey olduğunda çöpe atarsınız.
Yapacak bir şey yok. Ben hep iyi olsun istedim.
Lakin ülkenin yarısından fazlası “kader” deyip avundu.
Bu kadercilik resmî, özel her kurumun işine gelmiş.
Biz de uyum sağlayacağız herhalde.
Kader, deyip geçeceğiz.
Belki bize müstahak.