Ülke yanıyor. Deyim değil, gerçekten yanıyor.
Ormanları alev alev.
Birini söndüremeden diğeri başlıyor. Kimi köylere hatta kentlere kadar ulaştı yalınlar.
Hava sıcak ,Rüzgar güçlü. Lakin ateşi yakan insan.
Mangal yapacak serinde. Serinliği de yok ediyor farkında değil. Farkında belki de pek umurunda değil.
Sigarasını aracının kül tabağında söndürmek de neyin nesi? Aç camı salıver. Küllük temizlemeye mi uğraşacaksın??? (!)
Tüm bu saçmalıkları bir yere kadar anlıyor insan. Çaktırmadan yapıyorlar. Ama, o anız yakmak…izahı mümkün değil.
Hepsinin tek bir açıklaması var aslında. Sorun eğitimde…
Bir arkadaşım bir video göndermiş:
Sakallı cübbeli biri. Din alimi(!) belli.
Diyor ki: “Bilim puttur”. ” Bilimin dediğini yapmak da , puta tapmaktır”.
E böyle alime, böyle toplum…
Sen istediğin kadar anız yakarsan tarlana zarar verirsin, bu bilimsel bir sonuç de.
Yaklaşık bir haftadır uzaktım görsel medyanın tartışma(!) programlarından.
Ülkenin ciğerlerinin yanmasına üzülsem de huzurluydum. Dün akşam kanalları şöyle bir taradım. Orman yangınlarını unutturdular.
Daha dün avukattı. Saç ektiriyor durmadan, tutmadı bir türlü. Profesör olmuş. Onu, iki dakika dinlemek yetti.
Bir de Fetö’den içeriye alındıktan sonra huyu suyu, aklı fikri…değişen bir gazeteci var. Ona kızmadım. Acıdım.
Neyse… Tüm kanallarda “mutlak butlan” konuşuluyor. Aslında konuşan çok ama söylenen tek.
Bir de her ne hikmetse; bir KILIÇDAROĞLU sevdasıdır başlamış.
Hep bir ağızdan “mutlak butlan” kararı ve KILIÇDAROĞLU!NUN genel başkanlığı empoze ediliyor topluma.
Ne yazık ki yenilginin tutsağı olan eski genel başkan da dilenci konumunda olduğunun farkında değil. Ak Parti’den genel başkanlık dileniyor. Sonra diyet ödemek zorunda kalacak, hatırlatalım.
Adalet yürüyüşü yaptığını unuttu, Özgür ÖZEL’İN mitinglerini eleştiriyor :”Hukuki açıklama yapılmalıymış.” Onu da sen yap. “Mutlak Butlan” hayali kuracağına.
Hayatında hiç solcu olamamış birini solcuyum diyen bir partiden sırf daha fazla oy alır diye belediye başkanı yapıp koltuğa alıştırırsan, o adamdan ne beklersin? İşte bunu. O da normal.
Normal olmayan, CHP kadrolarının bunu büyütmesi.
Nerdeyse, CHP tabanı bile inanır oldu, CHP’YE kayyum atanacağına.
Atanacağı falan yok da. Ayrıca atansın dursun. Siz kendi işinize bakın.
Amaç: CHP’yi kendi içinde tartıştırmak. Bu yüzden ertelendi dava.
Bir susun!
Bir gündemden düşsün şu “mutlak butlan” saçmalıkları. Bakın 8 Eylül’de ne olacak?
Ülkenin en temel sorunu ADALET!
Vardır yoktur. Yorum yapmıyorum.
Lakin şu kesin:” toplumun çok çok önemli bir kesimi ülkesinde Adaletin olduğuna inanmıyor”.
Oysa: Adalet mülkün (ülkenin) temelidir. Temel sarsılırsa, bina çöker.
Bırakın, üç beş solcu, demokrat(!) kılıklı… beslemeleri siz mülkün temeline sahip çıkın.
Halka rağmen ne CHP ne de başka bir parti: ya da ne iktidar ne muhalefet… kocaman bir balon!…
YAZAR: Levent GÜNDOĞAN