By using this site, you agree to the Privacy Policy and Terms of Use.
Accept
Bandırma HaberleriBandırma HaberleriBandırma Haberleri
Notification Show More
Font ResizerAa
  • Özel Haber
  • Siyaset
    • CHP
    • AKP
    • MHP
  • Spor
    • Fenerbahçe
    • Beşiktaş
    • Trabzonspor
    • Galatasaray
    • Uefa Avrupa Ligi
    • Şampiyonlar Ligi
    • Basketbol
  • Magazin
  • Sağlık
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Sanat
  • Teknoloji
  • Kadın
  • Yerel
  • E-Gazete
  • Ulusal Haber
  • Köşe Yazısı
Reading: Doğum Sonrası Travma Sonrası Stres Bozukluğuna Dikkat
Share
Bandırma HaberleriBandırma Haberleri
Font ResizerAa
Ara
  • Son Dakika
  • Gündem Haberleri | Türkiye ve Dünyadan Son Dakika – Velhasıl Gazetesi
  • Ekonomi
  • Spor
  • Magazin
  • Asayiş (Velhasıl Gazetesi )
  • Politika
  • Dünya
  • Köşe Yazısı
Have an existing account? Sign In
Follow US

Arama - Sağlık - Doğum Sonrası Travma Sonrası Stres Bozukluğuna Dikkat

Doğumla ilişkili travma sonrası stres bozukluğunun (TSSB), kadınların yüzde 4'ünü etkileyebildiğine dikkat çeken Öğretim Üyesi Canan Acar Demir, bu konuda uyarılarda bulundu.
Sağlık

Doğum Sonrası Travma Sonrası Stres Bozukluğuna Dikkat

Last updated: 30 Haziran 2024 23:08
admin
Published: 15 Ağustos 2023
Share
Doğumla ilişkili travma sonrası stres bozukluğunun (TSSB), kadınların yüzde 4'ünü etkileyebildiğine dikkat çeken Öğretim Üyesi Canan Acar Demir, bu konuda uyarılarda bulundu.
SHARE

Doğumla ilişkili travma sonrası stres bozukluğunun (TSSB), kadınların yüzde 4’ünü etkileyebildiğine dikkat çeken Öğretim Üyesi Canan Acar Demir, bu konuda uyarılarda bulundu.

Medipol Üniversitesi Pendik Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Canan Acar Demir, her 100 kadından 4’ünü etkileyebilen doğumla ilişkili travma sonrası stres bozukluğuna (TSSB) ilişkin uyarılarda ve bilgilendirmelerde bulundu. Dr. Öğr. Üyesi Demir, “Doğum yapmak pek çok kadın için hayattaki en mutluluk verici, en özel ve eşsiz bir deneyim olarak nitelendirilir.

Contents
  • Doğumla ilişkili travma sonrası stres bozukluğunun (TSSB), kadınların yüzde 4’ünü etkileyebildiğine dikkat çeken Öğretim Üyesi Canan Acar Demir, bu konuda uyarılarda bulundu.
  • KAPALI PAZAR YERİ İNŞAASI BAŞLADI

Ancak maalesef bazı kadınlar için ise doğum eylemi bir çeşit travma olarak hafızalarda yer ediyor. Doğum anı hatırlatıldığında yoğun kaygı, öfke, korku, suçluluk hissetmek, doğum hakkında aniden zihinde canlanan olumsuz hatıralar ve düşünceler, yorgunluk, uyku sorunları, konsantrasyon güçlükleri bu travmanın belirtileridir.

Doğumla ilişkili travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) olarak tanımlanan bu durum genel olarak 100 kadından 4’ünü etkilerken, risk faktörlerini taşıyan kadınlarda yüzde 18 oranında karşılaşılmaktadır” diye konuştu.

Bu kadınlar daha çok risk altında

TSSB için risk altında olanları Dr. Öğr. Üyesi Demir, şöyle açıkladı: “En büyük risk altındakiler depresyon ve anksiyete gibi önceden psikiyatrik hastalığı olanlar ve önceden psikolojik travma (özellikle cinsel istismar) geçirmiş olanlardır.

Doğum eylemi ve doğum sürecindeki pek çok olay, kadınların kendilerinin veya bebeklerinin sakat kalmasına ve hatta ölümüne neden olabileceği korkusuna yol açabilir.

Örneğin ağrılı veya uzun süreli doğum, kötü kontrol edilen doğum ağrısı, bebeğin doğuma bağlı travmaya maruz kalması, vakum veya forceps gibi alet yardımlı doğum, doğum sonu kanama veya acil sezaryen doğumlarda bu risk daha fazladır. Ayrıca önceki gebelik kaybı, erken doğum ve yüksek riskli gebelik durumunda da TSSB riski artar. Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde bebekleri olan kadınlarda önemli ölçüde daha fazla travma sonrası stres belirtileri yaşarlar.”

İlk doğum deneyimi olumsuz olanlar daha az çocuk sahibi

Dr. Öğr. Üyesi Demir, değerlendirmelerini şu şekilde sürdürdü: “Yapılan bir araştırma, ilk doğum deneyimi olumsuz olan kadınların daha az çocuk sahibi olduğunu ve gebelik aralığının daha uzun olduğunu ortaya koydu. Sağlık profesyonelleri olarak doğum travmasını sadece fiziksel yaralanma ile ilişki olmadığı ve annenin ruh sağlığının, anne-bebek, anne-eş ilişkisi ve sonraki doğum üzerinde uzun vadeli etkileri olabileceğine dikkat çekmeliyiz.

Anne adaylarını hem bedensel hem de ruhsal olarak şuurlandırmak ve doğum sürecine hazırlamak için gebe okulu adı altında eğitimler düzenlemekteyiz. Bu eğitimlerde gebelikte oluşan fizyolojik değişiklikler, şikâyetler ve riskli durumlar, gebelikte günlük yaşam ve beslenme, gebelik ve lohusalık psikolojisi, doğum ağrısı ile başa çıkabilme teknikleri, masaj ve nefes tekniklerine kadar ayrıntılı bilgiler uzman doktor, ebe, hemşire ve fizyoterapistlerden oluşan deneyimli ekibimizce verilmektedir.

Her kadının gerek takip oldukları doktorlarından danışmanlık alarak, merak ettiklerini işin uzmanlarına sorarak, gerekse eş ve yakınlarının sosyal desteklerini de alarak endişelerden, travmadan uzak güzel bir doğum deneyimi yaşaması mümkündür.”

KAPALI PAZAR YERİ İNŞAASI BAŞLADI

YEMEKLER ODA SICAKLIĞINDA EN FAZLA 1 SAAT KALMALI
GÜNEŞ KREMİ KULLANMAK ARTIK DAHA ÖNEMLİ
BAHAR YORGUNLUĞU DEYİP GEÇMEYİN!
BANDIRMA’DA KADINLAR İÇİN ÜCRETSİZ KANSER TARAMASI
İşte şampuandan bile etkili saç maskesi tarifleri
Share This Article
Facebook Email Print
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.

Bunları da beğenebilirsiniz

Aşırı şeker tüketimi, vücutta birçok olumsuz durumu beraberinde getirirken, insülin direncini artırması nedeniyle bir türlü doygunluk hissinin sağlanamamasına neden olabiliyor. “Şekerin; ağız ve diş sağlığından, cilt sağlığına, mide sorunlarına ve hafıza gibi birçok bölgeye zararları göz ardı edilmemelidir.” diye açıklamada bulunan Diyetisyen Yasemin Polat, Susurluklulara süreli ve aralıklı perhizler yaparak değil hayatı perhizleştirerek yaşamının daha sağlıklı olacağı uyarısında bulundu.
Sağlık

Bol Su İç; Hayatını Kurtar !

7 Eylül 2024
Prof. Dr. Canan Karatay, katıldığı canlı yayında son günlerde yoğun şekilde tartışılan Covid aşılarının iddia edilen yan etkileriyle ilgili alınabilecek önlemleri anlattı.
Sağlık

AŞININ YAN ETKİLERİ İÇİN NE YAPMALI?

14 Haziran 2023
Meme Kanseri Farkındalık Ayı dolayısıyla bilgilendirmelerde bulunan uzmanlar, Türkiye’deki meme kanseri yaşı ortalamasının 50 yaş civarı olduğunu, fakat hastaların yüzde 17’sinin ise 40 yaş altında olduğunun altını çizerken aynı zamanda tedavilerdeki başarı oranlarının da arttığını açıkladılar.
Sağlık

Meme kanseri yaşı gittikçe düşüyor!

3 Ekim 2023
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "İçişleri Bakanlığımız ile birlikte bir hazırlığımız var. Tamamlanmak üzere olan bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışma; beyaz kod öncesi bir ara uyarı ve ön haber sistemi" dedi.
Sağlık

BAKAN KOCA’DAN “İLAÇ FİYATLARI” AÇIKLAMASI

25 Temmuz 2023

Kategoriler

  • Gündem
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • Yerel
  • Spor
  • Magazin
  • Teknoloji
© Velhasıl Gazetesi. Tüm hakları saklıdır.
Go to mobile version
Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?

Not a member? Sign Up