Gürültü kirliliğine neden olan motosiklet, trafik polisinin dikkati sayesinde durduruldu. Çerkes soykırımı ve sürgünü unutulmamalıdır.GÜRÜLTÜYE PABUÇ BIRAKMADILAR
Kentlerimizde artan gürültü kirliliği, hem yaşam kalitemizi etkiliyor hem de sağlığımızı tehdit ediyor. Son günlerde, özellikle motosikletlerin abartılı egzoz sesleriyle oluşturduğu rahatsızlık, toplumda büyük bir hassasiyet yaratmış durumda. İşte bu bağlamda, 10 AJP 161 plakalı motosiklet, bir grup motorize trafik polisi tarafından yakalandı ve gürültü kirliliğine neden olmaktan dolayı ceza uygulandı. Bu olay, gürültüye “dur” diyen trafik polisinin dikkatini ve kararlılığını ortaya koyuyor. Şimdi, bu konuyu daha detaylı inceleyerek, gürültü kirliliği ile mücadelede atılan adımları ve bu tür sıkıntıların önüne geçmek için neler yapılabileceğini konuşalım.
Kent içinde kullandığı motosikletin plakasını örtmek suretiyle abart egzoz kullanarak gürültü kirliliğine neden olan 10 AJP 161 plakalı motosiklet, 2 motorize trafik polisin elinden kurtulamadı. GÜRÜLTÜYE PABUÇbırakmayan bu motosiklet, polisin dikkati sayesinde yakalandı. Trafik polisinin gürültü kirliliğine karşı gösterdiği hassasiyet, toplumda da takdirle karşılandı. Tüm bu durum, gürültü sarmalının ne kadar ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne sererken, vatandaşlar arasında huzursuzluğa yol açan abart egzoz kullanan araçlara karşı daha fazla önlem alınması gerektiğini de vurguladı.
“ÇERKES SOYKARIMI VE SÜRGÜNÜ TANINMALIDIR”
Gürültü kirliliği, şehirlerde yaşayan bireylerin yaşam kalitesini etkileyen önemli bir sorundur. Bu sorun, yalnızca rahatsız edici seslerden ibaret olmayıp, aynı zamanda sosyal uyumun zedelenmesine ve insan sağlığının bozulmasına yol açabilmektedir. GÜRÜLTÜYE PABUÇ bırakmayan bu olay, sadece yerel düzeyde değil, aynı zamanda ulusal ve uluslararası platformlarda da dikkat çekmelidir. Bu bağlamda, çeşitli toplum kesimlerinin ve sivil toplum kuruluşlarının “Çerkes Soykırımı ve Sürgünü” konusundaki duyarlılığı, hem tarihsel bağlamda hem de günümüzde yaşanan adaletsizlikler açısından büyük önem taşımaktadır. Gürültü kirliliği üzerine yapılan mücadeleler, sadece bireylerin değil, aynı zamanda toplumların adalet arayışlarının bir parçası olarak yorumlanabilir.