Kalehöyük kazılarının başkanı ve Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü Kurucusu Dr. Sachihiro Omura, Kırşehir’in Kaman ilçesinde düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı.
Dr. Omura için düzenlenen törene Kırşehir Valisi Murat Sefa Demiryürek, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz, Japon Anadolu Arkeolojisi Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Kimiyoshi Matsumura ile Dr. Omura’nın eşi Dr. Masako Omura katıldı.
Kaman Müzesi Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü yerleşkesinde düzenlenen törende konuşan Bakan Yardımcısı Yazgı, Dr. Omura’nın yalnızca bir bilim insanı değil, insanlığa, kültüre ve dostluğa adanmış bir ömrün temsilcisi olduğunu vurguladı.
“Bugün, burada yalnızca büyük bir bilim insanını değil, insanlığa, kültüre ve dostluğa adanmış bir ömrü uğurlamak üzere toplandık.” diyen Yazgı, bu konuşmayı kelimelerin yetersiz kaldığı bir anda, ağır ama onurlu bir görev olarak nitelendirdi.
Omura’nın, 53 yıl önce Türkiye’ye ilk adımını attığı günden itibaren bu toprakları kaderi olarak gördüğünü belirten Yazgı, “Türkiye’yi bir vatan, bizi ise bir aile bildi; biz de onu yürekten benimsedik, sevgiyle, saygıyla bağrımıza bastık.” dedi.
Kalehöyük’te 40 yıl önce başlayan kazı çalışmalarının yalnızca bilimsel değil, insani bir miras bıraktığını vurgulayan Yazgı, Kaman, Yassıhöyük ve Büklükale’de yürütülen her çalışmada Dr. Omura’nın emeğinin, bilgeliğinin ve sevgisinin izlerinin bulunduğunu söyledi.
Japon Bahçesi, Arkeoloji Müzesi ve Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü aracılığıyla kurulan kalıcı dostluk köprüsüne dikkat çeken Yazgı, “O artık Türk arkeolojisinin ayrılmaz bir parçasıydı; bizimle güldü, bizimle ağladı, bizimle birlikte yaşadı.” ifadelerini kullandı.
Konuşmasının sonunda Dr. Omura’nın eşi Dr. Masako Omura’ya da taziyelerini sunan Yazgı, sözlerini şöyle noktaladı:
“Sevgili Sachihiro Omura… Bu topraklara ‘yuvam’ dediğin, tarihimizi geleceğe taşıdığın ve dostluğunla kalplerimizde yer ettiğin için sana minnettarız. Seni daima kalbimizde yaşatacağız. Huzur içinde uyu. Bu topraklar seni asla unutmayacak.”
(Hibya)
