Çoğunlukla “ç” sert sessizinin “d” yumuşak sessizini kendisine benzetmesi nedeni ile “Kılıçtaroğlu”olarak telaffuz edilen ve yazılan “Kılıçdaroğlu” gitti.
Gidişi de ne yazık ki pek onurlu olmadı.
Delege tarafından adeta kovalandı.
Oysa; Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettikten sonra, partisini kurultaya götüreceğini belirtip aday olmayacağını açıklasaydı; CHP tarihinde her zaman saygı ile anılacak bir isim olacaktı.
Kalsaydı da ;CHP’de heyecan kaybı sürecekti.
Ve yerel seçimler CHP açısından büyük bir hüsran ile sonuçlanacaktı.
Özgür Özel CHP’de yeni bir heyecan dalgası ateşleyebilecek mi ?
Bilinmez.
Lakin şu çok net: “Özel’in işi çok zor. “
Çünkü CHP, bünyesinde çok farklı görüşleri barındırıyor ve bu görüşlerin tek ortak özelliği biat’a kapalı olmaları.
Chp seçmeni; AKP seçmeni gibi değil yani.
Kılıçdaroğlu Erdoğan’ın konsolide ettiği kesimin dışında kalanları görüş farkı gözetmeksizin bir araya getirmeye çalıştı.
Bu arada CHP’yi temel ilkelerinden uzaklaştırmaktan çekinmedi.
Hatta çağdaş cumhuriyet ile sorunları olan kadroları bile üç paralık oy uğruna CHP’ye kilitlenmekten çekinmedi.
Bu bir kumardı.
İlk oyunda – yerel seçimlerde- kazandı.
Kağıtlar yeniden karıldı.
Asıl seansta ise eli çok iyi olmasına karşın kaybetti.
Elini daha da güçlendirmek uğruna söz sahibi olduğu partisini de -geçen günlerde yazdık- bozuk par gibi harcadı.
Siyasi arenada hırsın aklın önüne geçmesine örnek oldu.
Peki bundan sonra ne olacak?
Özgür Özel başarılı olabilecek mi?
Şimdiden bir şey söylemek zor.
Ancak; Kılıçdaroğlu kalsaydı CHP çökecekti bu açık.
O nedenle,Özgür Özel bir umut.
Koltuk kapma sevdasını bitirip; birikimsiz, ufuksuz, vizyonsuz… isimlerin yerine kendini yetiştirmiş kadrolara yerelden genel merkeze kadar görev verebilirse ve onları motive edebilirse başarılı olacağı muhakkak.
Ayrıca; ülkenin demokratik, laik çizgide yürüyebilmesi için başarılı olması gerektiği de muhakkak.
Rehberi belli :”Atatürk!”
YAZAR: Levent GÜNDOĞAN
