Mahallemizdeki arsalarımız çöpler, molozlar ,tahtalar ve ne oldukları belli olmayan bir sürü pisliklerle dolu. Çınarlı mahallesi kentsel dönüşüm dümeninin kurbanı olmuş gibi duruyor.
İnşaat sektörü hızlı iken birçok müteahhit eski evleri alıp yıktı kimi de öylece bıraktı. Nerdeyse her sokakta kullanılmayan, camı kapısı açık eski ev bir de pislik dolu arsalar var. Bazı evleri de uyuşturucu kullanılmasın Bandırma Belediyesi yıktı. Eyvallah…
Ama yıkılan yerler, yığınlar çöplük oldu. Müteahhitler artan maliyetler yüzünden inşaata girişmiyor.
Çınarlı da her boşluk birer çöplük ve korku filmlerine set olacak sokaklarla kendini gösteriyor. Kene mi istersin pire mi? ya da arsalarda barınan bizi ne zaman ısıracak diye beklediğimiz irili ufaklı köpekler mi?
Bandırma Belediyesi ara sıra gelip bazı arsalardan molozlar toplayıp gidiyor ancak ne kadar yeterli? Şehrin merkezinde olup da bu kadar sorunlu bir mahalle ülkemin hiçbir yerinde yoktur.
Bu bence ayrımcılığın vücut bulmuş hali belediyemize de sirayet etmiş. Hak, adalet ,eşitlik diye günlerce yürüyen bir liderin partisinden böyle bir yaklaşım biz Bandırmalılara ve biz Çınarlılılara pek manidar geliyor…
Maşallah belediyemiz gıda konusunda yoksul hemşehrilerini düşünüyor. Birde bizim sosyal hayatımızı, çevre sağlığımızı ,barınmamızı düşünseler…
Hep erzak hep koli ve hep makarna…
Biz Romanlar gözümüzü açtığımızda karşımızda çöp yığınları görmek istemiyoruz .
Mahallemizde yollardaki çukurları ve arsalardaki pislikler için belediye ihbar hattına yaptığımız bildirimleri fen işleri uygun görmemiş. Seçim zamanı gelince Romanları çok seviyorsunuz seçim bittikten sonra ne arayan ne de soran var. O zaman bizde sizi uygun görmeyeceğiz.
Mahallenin temizliği için ısrarda bulununca biz temizliyoruz tekrar kirleniyor diyebilirsiniz…
Haklısınız biz Romanlarında temizlik konusunda duyarlı olması ve çevre temizliğine dikkat edip belediyeye yardım etmesi gerekir ama genelimiz başaramıyor. Söz konusu Türkiye’ye ve dünyanın diğer ülkelerinde yaşayan Romanların mahalleleri olunca belediyeler de çevre temizliği konusunda tembel davranıyor. Kırık cam teorisine yenik düşen yerel ve genel yönetimler kentsel dönüşümden tutunda sokakları boyamaya, evleri onarmaya bazen de Roman mahallelerini yıkmaya kadar giden çözümleriyle geçmişe iz bırakmış ve bırakmaya da devam edecek gibi duruyorlar.
Oysa ki akşam evine bir parça ekmek götürmek için çoluk çocuk çöpleri karıştıran, küçük bir el arabasıyla kilometrelerce yol yapıp hurda arayan, kışın ısınmak için tahta parçası peşinde koşan, doğaçlama hayatlar yaşayan bu insanlar zaten 20 metrekare olan evlerinin önüne yada yandaki boş arsaya topladıklarını biriktiriyor.
İktidar partisi ve ana muhalefet partisinin muhtelif zamanlarda Romanlar için geliştirdikleri strateji eylem planlarında barınma başlığı altında Romanlara uygun mimari yapılması konusunda komik ve gerçekleşmeyecek fikirleri mevcuttur.
Kentsel dönüşümden zararlı çıkan Romanlar genel ve yerel yönetimlerin tüm iyi niyetli yaklaşımlarından yararlanamamışlar gibi duruyorlar.
Çevre temizliği ve sorumluluğu konusunda pek şikayetçi olamayan Romanlar genel itibari ile belediyelerin çöp ve park bahçeler işlerinde istihdam edildikleri için belediyeyi pek karşılarına almak istemiyorlar. Belediyelerin Romanlara lütuf olarak gösterdiği bu istihdam, belediyenin bu mahallelerde hizmet anlamında rahata bağlamasına sebep oluyor.
Ancak şunu da unutmayalım belediyelerin tabii olduğu bir kanun vardır.
Bir mahalle ne kadarda kirlense kirlensin bunu temizlemekle sorumlu olan kurum belediyedir. Sorun devam ederse kaynağını arayıp çözüm yolları üretmekte belediyelerin elindedir. Mahalleyi kirletmede ısrar edenleri tespit eder gerekli uyarıları yapar gerekirse cezai işlem yapar. Tabi garibanlara ceza kesmeyi gönlü el vermeyen belediye çözüm konusunda da pek istekli olmuyorlar. Mahalleliyi karşısına almak istemeyen siyasi erkler sanıyorlar ki bütün Romanlar pislik içinde yaşamaya alışkın hiç bir insan pislik içinde yaşamaya alışkın değildir.
Önümüzde belediye seçimleri var. Düşmez kalkmaz bir Allah. Azdan az, çoktan çok gider.
Ben mahalleme yapılan hizmeti lütuf olarak gösterenleri ve gösterecekleri ayrıca her yere yapılıp bize gelince yapılmayan hizmetlerin hesabını soracağım, takipçisi olacağım.
Sözlerimin sonuna devletin nefesinden bir kelam bırakmak istiyorum.
Saygılarımla…
“Çevre temizliği belediyeler kanununun 3.bölümünde belediyenin görev, yetki ve sorumlulukları, 15.maddenin g bendinde belirtildiği üzere; katı atıkların toplanması, taşınması, ayrıştırılması, geri kazanımı, ortadan kaldırılması ve depolanması ile ilgili bütün hizmetleri yapmak ve yaptırmaktır.”