By using this site, you agree to the Privacy Policy and Terms of Use.
Accept
Bandırma HaberleriBandırma HaberleriBandırma Haberleri
Notification Show More
Font ResizerAa
  • Özel Haber
  • Siyaset
    • CHP
    • AKP
    • MHP
  • Spor
    • Fenerbahçe
    • Beşiktaş
    • Trabzonspor
    • Galatasaray
    • Uefa Avrupa Ligi
    • Şampiyonlar Ligi
    • Basketbol
  • Magazin
  • Sağlık
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Sanat
  • Teknoloji
  • Kadın
  • Yerel
  • E-Gazete
  • Ulusal Haber
  • Köşe Yazısı
Reading: DİKENLER
Share
Bandırma HaberleriBandırma Haberleri
Font ResizerAa
Ara
  • Son Dakika
  • Gündem
  • Ekonomi
  • Spor
  • Magazin
  • Asayiş
  • Politika
  • Dünya
  • Köşe Yazısı
Have an existing account? Sign In
Follow US

Home - Köşe Yazısı - DİKENLER

Psk. Nurdan OZDER yazdi
Köşe Yazısı

DİKENLER

Last updated: 30 Haziran 2024 22:31
admin
Published: 13 Nisan 2023
Share
SHARE

Wittgeinstain’ın birkaç eseri tekrar tekrar okuduğu ve bunun yeterli olduğunu düşündüğü söylenir. Yani hocamız Wittgeinstain dersinde bize böyle anlatmıştı. Biraz tuhaf bulmuştum o zaman. O kadar okunacak kitap varken nasıl olurda birkaç (neye göre seçiliyor) kitap yeterli olurdu.

Şimdilerde hak vermeye başlıyorum ona.

İnsan bazı kitapları tekrar tekrar okumak bazı filmleri ve dizileri tekrar tekrar izlemek istiyor. Ancak o zaman daha derinlikli bir bilgi edinebilirmiş ve o bilgiyi derli toplu sunabilirmiş gibi geliyor.

Ben galiba tek okumada yalap şalap anlayanlardanım.

Ayrıntılar için, fikir üretebilmek ve öğrendiklerimi birleştirmek için tekrara ihtiyacım var. Bunu neden düşündüm dersen, son dönem okuduğum iki kitaba tekrar tekrar dönme ihtiyacımdan diyebilirim. Tahmin edebileceğin gibi bunlar ‘Sevme Sanatı’ ve ‘Aşk ve İrade’ kitapları. Az önce parantez içinde sorduğum sorunun cevabı da bu mu oluyor acaba?

İnsan bunu tekrar tekrar okumalıyım mı diyor?

***

Bir de yeniden izlenmesi gerekenler var. Rick and Morty o dizilerin başında geliyor benim için. İnsana dair daha güzel çıkarımlar yapan başka bir dizi görmedim. İlk sezonlardan birinde olmasına rağmen aklımda yer eden bölümlerden biri de şöyleydi; Morty’lerin evine insan görünümlü yaratıklar yerleşmeye başlıyor ama sevilen bir akraba gibi yerleşiyorlar. Masaya gelip oturup anılar anlatmaya başlıyorlar. Tabi bu akrabalar içinde bazıları gerçek insanlar bazıları da yaratık. Dolayısıyla hepsini toptan öldürmek mümkün değil, gerçek insanlar da ölebilir.

Rick zekasına rağmen işin içinden nasıl çıkacağını bilemiyor ve yaratıklar giderek çoğalıyor. Sonra Morty diyor ki Rick ben bu insanların hangisinin gerçek hangisinin yaratık olduğunu nasıl ayırt edeceğimizi buldum; yaratıklar sadece güzel hikayeler anlatıyorlar. Biz evimizde olan insanlar hakkındaki anılarımızı düşünmeliyiz. Sadece güzel anılar hatırlıyorsak o yaratıktır ama güzel anıların yanında kötü anılar da geliyorsa aklımıza o insandır çünkü sadece kötü anılarımızın da olduğu kişiler gerçektir!

Cümleyi duyduğumda bir aydınlanma yaşadım.

Hiç kötü anılarımızın, tartışmalarımızın, ters düşmelerimizin olmadığı insanlarla yüzeysel bir ilişkimiz var. Onlarla daha üstten ilişkiler kuruyoruz, kendimizi olduğumuz gibi göstermediğimiz için asla tartışmıyoruz, tartışıyorsak bile sonrasında zaten hayatımızda olmuyorlar. Oysa çatıştığımız, yer yer tartıştığımız insanlarla karşılıklı dikenlerimizi öğreniyoruz. O dikenlere katlanmaya alışıyoruz, bazen o dikenleri birbirimiz için buduyoruz.

Sevgi dediğimiz şey tam da bu oluyor.

Her halini görme ve onu olduğu gibi kabul etme. Dolayısıyla bir ilişkiyi plastik olmaktan çıkarıp gerçeğe çeviren de bu dikenlerimiz.

DENİZ KURDU 

Dilde Müslümanlar…
MİLLİ İRADENİN SONUCU
YORUMSUZ YORUM!
NE ZAMAN?
CHEMTRAİL CEHENNEMİ
Share This Article
Facebook Email Print
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.

Bunları da beğenebilirsiniz

Meliha Ates
Köşe Yazısı

Kimlikte Müslüman Olmak

11 Mayıs 2024
Yaşadığımız modern dünyada, teknolojinin gelişimiyle birlikte insanlar arasındaki fiziksel mesafeler önemini yitirirken, ruhsal bağlar da giderek zayıflıyor gibi görünüyor. Bu noktada, kentlerimizin kimliği ve insanlar arasındaki şehir aidiyeti, toplumsal bağlılığın muhafazası açısından büyük önem taşıyor. Şehir aidiyeti, insanların yaşadıkları şehre dair duydukları gurur ve bağlılık hissiyatını ifade eder ve kent yaşamının kalitesini belirleyen temel unsurlardan biridir. Sokakta yürürken, topluluk içindeyken ya da yeni insanlarla tanıştığımızda sıkça duyduğumuz ilk sorulardan biri, "Nerelisin?" olmuştur.
Köşe Yazısı

MODERN DÜNYADA ŞEHİR AİDİYETİ

28 Temmuz 2023
510b575a 97ba 4bcb 9713 5988c9cc43ca e1672135515588
Köşe YazısıFutbolSpor

SKOR YANILTMASIN

27 Aralık 2022
erdem ozcan
Köşe Yazısı

SIRA BASKETBOLDA

21 Temmuz 2023

Kategoriler

  • Gündem
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • Yerel
  • Spor
  • Magazin
  • Teknoloji
© Velhasıl Gazetesi. Tüm hakları saklıdır.
Go to mobile version
Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?

Not a member? Sign Up