DOLAR 32,2788 0.08%
EURO 34,8598 0%
ALTIN 2.410,820,08
BITCOIN 2044935-1.0431%
Balıkesir
20°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

  • HABERLER
  • SERVİS 1
  • SERVİS 3
  • FİNANSİF
  • HESAP
Kaan Bingül

Kaan Bingül

13 Mart 2024 Çarşamba

Bir konuştu meclis karıştı

Bir konuştu meclis karıştı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Havran’daki toplantısı yarım kaldı. CHP ve İYİ Parti Grubu, 10 Kasım Atatürk’ü Anma konuşması yapmak için kürsüye çıkan AK Partili Mehmet Birol Şahin’in Atatürk’le ilgili konuşmak yerine iktidar propagandasını yaptığını söyleyerek, Meclisi terk etti. 

Balıkesir Büyükşehir Meclisi’nde parti grupları adına çıkan konuşmacılar Atatürk’le ilgili görüş ve duygularını dile getirdi. AK Partili Mehmet Birol Şahin’in ise konuşmasında Türkiye Yüzyılı’nı anlatması, “Cumhuriyet’imiz maalesef, bu bir asırlık geçmişinin önemli bir kısmında, kendi içinde barışık yaşayamadı.” ve “Eskiler, ‘Bal bal diyerek ağız tatlanmaz’ derlerdi.

Sürekli Atatürk denilerek, veciz sözlerini slogan atarak onun mirasına sahip çıkılamaz, sürekli Cumhuriyet denilerek Cumhuriyet güçlendirilemez.” gibi sözleri tepki çekti. Meclis oturumunu yöneten Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz da tepkilere rağmen Şahin’e müdahale etmedi. Daha önce de bir çok meclis toplantısında gerginliklere neden olan Şahin,  konuşmasını sürdürdü. Millet İttifakı üyeleri Şahin konuşmasını tamamlamadan meclisi terk etti.

“DEMOKRASİYE TAHAMMÜLLERİ YOK”

Bu gelişmelerin ardından bir açıklama yapan AK Partili Şahin, “Konuşmanın henüz başında CHP ve İyi Partili Meclis üyeleri Meclisi terk ettiler. Demokrasi ve fikirlere tahammülleri olmadığını görmüş olduk” şeklinde bir açıklama yaptı.

“ATA’YA SAYGISIZLIK YAPTI”

CHP İl Başkanı Serkan Sarı ve İYİ Parti İl Başkanı Özlem Ural da salon dışında meclis üyeleriyle birlikte basın toplantısı düzenleyerek Şahin’e tepki gösterip, AK Partili Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ı eleştirdi. CHP’li Sarı, “Atatürk’ü Anma Günü’nde parti gruplarının yaptığı konuşmaları hep birlikte izledik. Ne yazık ki AK Parti adına konuşan arkadaşımızın günün anlam ve önemini anlamaktan ne kadar uzak olduğunu gördük. Yaptığımız uyarılara rağmen iktidar propagandası yapmayı tercih etti.

Biz Atamıza yapılan bu saygısızlığa ve vurdumduymazlığa asla müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Meclis Başkanı Yücel Yılmaz uyarmamıza rağmen konuşmaya müdahale etmedi. Meclis üyelerimizin tepkisine rağmen konuşmacı arkadaş ısrarlı bir şekilde propaganda yapmaya devam etti. Burayı, bugünü, günün anlam ve önemini hiçe saydı. Bu ne vurdumduymazlıktır bu ne aymazlıktır. Bu anlayışa Balıkesir’i asla teslim etmeyeceğiz. Grubum adına Yücel Yılmaz’ı, Birol Şahin’i, AK parti ve MHP gruplarını esefle kınıyorum” diye konuştu.

“ATATÜRK’Ü ANMAYI BAŞARAMADILAR”

İYİ Parti İl Başkanı Özlem Ural, ” İçeride öyle bir zihniyet var ki… Bu ülkenin 100. yılını da 200. yılını da 300. yılını da tek bir adama borçluyuz ve içeride O’nu anmayı başaramadılar. İçerideki arkadaşlar Cumhuriyeti, Ata’yı, Milli Mücadeleyi itibarsızlaştırma derdindeler. Ve ne yaptıklarının gerçekten farkında değiller. Biz bu ülkenin kurucu önderine hiç bir şekilde laf ettirmeyiz. Bu adamlara rağmen Atatürk’ü anacağız, arayacağız, yaşayacağız” dedi.

ŞAHİN’İN TEPKİ ÇEKEN “10 KASIM” KONUŞMASI

AK Partili Mehmet Birol Şahin’in Millet İttifakı’nın tepkisini çeken konuşmasının tam metni ise şöyle:

“Sayın Başkanım, değerli Meclis üyeleri, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Bugün Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı, Cumhuriyetimizin bânisi, ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 84’üncü yıldönümü. Bu vesileyle, İstiklal Harbi’mizin Başkomutanı, Cumhuriyet’imizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere bizlere üzerinde özgürce nefes aldığımız bu vatanı armağan eden tüm kahramanlarımızı rahmetle, şükranla, minnetle yad ediyoruz. Bin yıldır bu toprakları vatan yapmak için her alanda çalışan, mücadele eden, katkı sağlayan herkesi tazimle anıyoruz.

Maziden atiye giden bu yolculukta ülkesine ve milletine verdiği hizmetlerle adını tarihe altın harflerle yazdıran tüm güzel insanlar, yüreğimizde daima yaşayacaktır.
Anadolu’daki üçüncü büyük devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun ilanıyla kendi içinde pek çok merhaleyi ve mücadeleyi barındıran yeni bir döneme adım attık. Tüm sıkıntıları ve kazanımlarıyla ilk yüzyılımızı geride bırakırken, önce Milli Mücadele’deki destansı meydan okumanın ve küllerinden yeniden doğuşun öncülerini selamlamak istiyoruz.

Cumhuriyet’imiz maalesef, bu bir asırlık geçmişinin önemli bir kısmında, kendi içinde barışık yaşayamadı. Emperyalistlerin ülkemiz üzerindeki hesapları hiç eksik olmadı. Bu kirli hesaplarda kullanılan maşalar da hiç eksik olmadı. Ülkemiz, milli iradenin üstünlüğüne dayanmak yerine vesayet güçlerinin güdümünde kalan yönetimlerin elinde altın kıymetinde yıllarını heba etti. Şehit Başbakan Menderes’in, ‘Yeter söz milletin.’ diyerek başlattığı demokrasi ve kalkınma hamlesi, idam sehpasında kesintiye uğradı. Rahmetli Özal’ın ‘Devlet, millet içindir.’ diyerek ülkeyi tekrar demokrasi ve kalkınma rotasına sokma girişimi, koalisyon dönemlerinin kaosu içinde kaybolup gitti.
Ancak son yıllarda bütün engelleme çabalarına rağmen Cumhuriyet’imizin ilk yüzyılının en kritik demokrasi ve kalkınma atılımını, her türlü siyasi-sosyal sınıflamaların ötesine geçen bir ortak akılla, ortak iradeyle, ortak vicdanla gerçekleştirdik.

Bir yıl sonra adım atacağımız ikinci yüzyılımızı Türkiye Yüzyılı haline dönüştürmek en büyük hedefimizdir.
Türkiye Yüzyılı’nı, ak saçlı büyüklerimizin, gönül coğrafyamızdaki dostlarımızın, el uzattığımız mazlumların dualarıyla yükselteceğiz.
Türkiye Yüzyılı’nı, evlatlarının geleceği için yüreği kıpır kıpır çarpan annelerin, babaların hayallerini hayata geçirerek yükselteceğiz.
Türkiye Yüzyılı’nı, gençlerimizin teknolojiden sanata, spordan çevreye kadar tüm alanlardaki beklentilerini karşılayarak yükselteceğiz.
Türkiye Yüzyılı’nı, milli ve manevi değerlerimiz temelinde maziden atiye kurduğumuz köprüyü, insani ve ahlaki sütunlarla tahkim ederek yükselteceğiz.
Türkiye Yüzyılı’nı, ülkemizi siyasi, ekonomik, teknolojik, askeri, diplomatik her alanda dünyanın en büyük 10 devleti arasına çıkartarak yükselteceğiz.

Atatürk’e ve Cumhuriyetimize yapılacak en büyük katkı, ülkemizin içinden geçtiği şu kritik dönemde birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize, özellikle de 2023 hedeflerimize sıkı sıkıya sahip çıkmaktır.
Eskiler, “BAL BAL DİYEREK AĞIZ TATLANMAZ” derlerdi. Sürekli Atatürk denilerek, veciz sözlerini slogan atarak onun mirasına sahip çıkılamaz, sürekli Cumhuriyet denilerek Cumhuriyet güçlendirilemez.
Biz bu kavramın lafla istismarını yapmadan, sadece icraatımızla hakkını vermeye çalışıyoruz.
Değerli arkadaşlar…

Türkiye’nin geçtiği tarihi süreçte iktidarıyla muhalefetiyle, bilaistisna her kesimden insanımızla ne yapmamız gerektiğini, Gazi Mustafa Kemal’in şu sözü gayet güzel açıklıyor:

“HATTI MÜDAFA YOKTUR, SATHI MÜDAFA VARDIR.”

Evet… Bugün ülkemizdeki hiçbir bireyin sadece kendi çıkarını, kendi hesabını, kendi kârını düşünme lüksü yoktur.
Hep birlikte önce, ülkemizin bu cendereden güçlenerek çıkması, ardından da hedeflerine ulaşması için çalışmamız gerekiyor.
Bu mücadeleyi, her bir insanımız kendi bulunduğu yerde, kendi bulunduğu mevzide, her vazifesinde, kendi sorumluluk alanında verecektir.
Daha açık konuşmak gerekirse, hepimiz de işimizi en iyi şekilde yapacağız.
Binlerce yıllık tarihi sürekliliğimiz içindeki son devletimiz olan Türkiye Cumhuriyetine ve onun kurucusuna sahip çıkmak, elbette hepimizin görevidir.
Tarihimiz, bizim yörüngemizdir.
Yörüngeden çıkan bir gök cismi nasıl sonsuz karanlık içinde kaybolmaya ve muhtemelen yok olmaya mahkûmsa, toplumlar da öyledir.

Türk milletini kendi tarih yörüngesinden çıkartmak için geçmişiyle bağını kopartmaya çalışanların amacı da budur.
Milletler ve devletler mezarlığı olan tarih, bunun sayısız örnekleriyle doludur.
Allaha şükür, bugüne kadar milletimizi kadim tarih yörüngesinden çıkartmaya kimse muvaffak olamadı.
Bize düşen görev, ecdadımızın güçlü yönlerini kendi geleceğimizi aydınlatan bir ışık haline getirmektir.
Biz Cumhuriyete sahip çıkmak ve Cumhuriyeti bize emanet edenlere layık olmak için her alanda gece gündüz çalışıyoruz.

Hep söylediğimiz gibi, Atatürk’ü anlamak da, anmak da böyle olur.
Bu duygularla, vefatının 84’ncü yıldönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daha saygıyla yâd ediyoruz.
Bin yıldır bir gül bahçesine düşercesine toprağa düşen tüm şehitlerimiz ile kahraman gazilerimize Allah’tan rahmet diliyorum.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.