DOLAR 32,3400 -0.07%
EURO 34,8790 0.06%
ALTIN 2.392,77-0,15
BITCOIN 20384476.55179%
Balıkesir
12°

HAFİF YAĞMUR

13:06

ÖĞLEYE KALAN SÜRE

  • HABERLER
  • SERVİS 1
  • SERVİS 3
  • FİNANSİF
  • HESAP
Sena Eğilmez

Sena Eğilmez

16 Kasım 2023 Perşembe

RİSK DEĞERLENDİRMESİ YAPMADAN ORUÇ TUTMAYIN 

RİSK DEĞERLENDİRMESİ YAPMADAN ORUÇ TUTMAYIN 
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Diyetisyen Yasemin Polat, oruç tutmayı planlayan diyabetli hastaların mutlaka uzman bir doktor veya diyetisyen görüşü alarak test sonuçları ve kişisel sağlık durumlarına göre hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.

Ramazan ayının gelmesiyle beraber kronik rahatsızlıkları olanlar oruç tutup tutamayacakları konusunda bir ikileme düşüyor. Bu rahatsızlıkların en yaygını olan diyabet hastaları, oruç tutmayı planlıyorlarsa öncesinde mutlaka doktorlarına danışmalıdır. Kan şekeri dengesinin bozulması, diyabet hastalarının pek çok sorunla karşı karşıya kalmasına yol açabilir. Bu nedenle kronik rahatsızlıkların başında gelen diyabette hastanın durumuna göre oruç tutup tutamayacağı kararı alınmalıdır.

“HER HASTA BİREYSELDİR, GENELLENEMEZ”

 Diyabetin, ağızdan alınan ilaçlar ya da insülin ile tedavi edildiğini ve bu duruma göre hastanın oruç tutup tutamayacağının değerlendirildiğini belirten Diyetisyen Yasemin Polat, yüksek riskli diyabet hastalarının oruç tuttukları takdirde, özellikle ciddi kan şekeri düşüklüğü, diyabetik koma, vücutta ciddi susuzluk ve damarlarda pıhtılaşmaya meyil risklerine maruz kalabileceğini sözlerine ekledi.

Hastanın test sonuçlarına göre değerlendirilmesinin hayati önem taşıdığına dikkat çeken Polat, “Modern insülin analogları ile yoğun insülin tedavisi alan veya insülin pompası kullanan hastaların tedavisi, oruç tutabilecekleri şekilde düzenlenebilir. Hasta ve doktorun bu şekilde kompleks bir tedaviyi üstlenebilecek düzeyde bilgi ve tecrübeye sahip olması, son derece önemlidir. Oruç tutma kararı verilirken genellemelerden uzak durulması ve her diyabet hastasının bireysel olarak değerlendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır.” ifadelerini kullandı.

Diyetisyen Yasemin Polat, oruç tutmayı planlayan diyabetli hastaların mutlaka uzman bir doktor veya diyetisyen görüşü alarak test sonuçları ve kişisel sağlık durumlarına göre hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi. 

RİSK DEĞERLENDİRMESİ YAPMADAN ORUÇ TUTMAYIN

“HİPOGLİSEMİ DURUMUNDA ORUÇ BOZULMALI “

Oruç tutmak isteyen diyabet hastalarının sağlıklarını korumak için beslenme düzeni, kontrollü ilaç kullanımı ve fiziksel aktiviteler konusunda önemli noktalara dikkat çeken Polat, “Ramazan ayı boyunca hem tip 1 hem tip 2 diyabetlilerde hipoglisemi yani kan şekeri düşüklüğü daha fazla yaşanmaktadır. Hastalar, şeker ölçümlerini yakından takip ederek, hipoglisemik ataklardan kaçınmalıdır. Hipoglisemi durumunda ise orucun bozulması gerekebilir. Oruç süresince kan şekerinizi sıkı takip altında tutup doktorunuzla sonuçlar paylaşılmalıdır.” dedi.

“SAHURUN ATLANMASI KAN ŞEKERİ DÜŞÜKLÜĞÜNE NEDEN OLUR”

Ramazan ayı süresince beslenme alışkanlıklarındaki önemli değişikliklerin düzenli giden şeker ve tansiyon değerlerinde bozulmalara yol açabileceği uyarısında bulunan Polat, özellikle sahur öğününün atlanmasının diyabetlilerde kan şekeri düşüklüğü yaşanmasına neden olabileceğini, orta ve ağır egzersizlerden de gün sonuna kadar kaçınılması gerektiğine dikkat çekti.

“HAFİF YİYECEKLERDEN BAŞLAYIN”

“İftar sofralarında bir kereden bir şey olmaz mantığı ile aşırı yemek yeme davranışı her birey için oldukça tehlikelidir.” diye konuşan Polat, iftar sofrasında yemekleri çok hızlı bir şekilde tüketmenin, kan şekerini birden yükseltebileceği için yemek yavaş yavaş yenilmesi gerektiğine de değindi. İftarda yanlış beslenmeye ilişkin uyarıda da bulunan Diyetisyen Polat, “İftara bir çorba ile başlamak, ardından yemeğe 10-15 dakikalık ara verip, daha sonra sulu sebze yemekleri tercih etmek daha doğru olacaktır. Sıvı kaybını kapatabilmek için iftardan sahura kadar bol su tüketmek gerekir. Ağır, yağlı, hamur işi gibi besinlerden her bireyin kontrollü tüketmesi, mümkünse uzak durması gerekir.” şeklinde konuştu.

RAMAZAN’I RAHAT GEÇİRMEK İSTEYENLER DİKKAT

Doktor ve diyetisyen yardımıyla günlük kalori miktarının ayarlanmış ve Ramazan ayına göre güncellenmiş bir beslenme programının uygulanması gerektiğine dikkat çeken Polat, “ İlaç programını iftar ve sahurda alınacak şekilde hekimle birlikte yapılmalı. İftar ve sahur arasında ‘az’ ama ‘sık’ yeme ilkesini uygulayarak, sahur ve iftarın yanı sıra, gece saat 10-11 arasında alınacak bir ara öğün ile gün içerisindeki öğün sayısı da en az üçe çıkarılmalı.” diye belirtti.

“YAVAŞ YEMELİ VE SAĞLIKLI BESİN TERCİH EDİLMELİ”

Yiyecek seçiminde; hamur işi yiyecekler, pirinç pilavı, makarna, patates ile şekerli yiyecekler gibi kan şekerini yükseltme potansiyeli yüksek basit karbonhidratların kısıtlanması gerektiğinin altını çizen Polat, “İftarda aşırı şerbetli, yağlı, hamur işi tatlılar yerine, ölçüyü kaçırmadan, sütlü tatlı veya meyve tercih edilmelidir. Birden fazla yemek çok hızlı yenilmemelidir.

Çünkü gıda miktarının fazlalığına ve fazla hava yutulmasına bağlı olarak, mide ve onikiparmak barsağı fazla genişler ve kan şekeri hızla yükselir. Kan şekerini düşürmek için insülin hormonu seviyesi hızlı bir şekilde yükselir ve kan şekerini hızlı bir şekilde düşürür. Bu duruma bağlı olarak, yemeği takiben halsizlik, uyuma isteği, baş dönmesi, terleme gibi şikâyetler oluşabilir.” şeklinde konuştu.

“EN AZ 2-2,5 LİTRE SU İÇİLMELİ”

Uzun süre susuz kalma halinde böbrek fonksiyonlarının bu durumdan olumsuz etkilenebileceğini sözlerine ekleyen Diyetisyen Polat, “Diyabet hastalığının en çok hasar verdiği organlardan birisi olan böbrekleri korumak için iftar ile sahur arasında en az 2-2,5 litre yani 12-14 su bardağı su içilmelidir. Su birden ve hızlı şekilde içilmemelidir. Bu şekilde su tüketimi mide-barsak sistemindeki ani genişlemeye bağlı olarak, kan basıncında ani düşüklük ve buna bağlı baş dönmesi ve hatta bayılmaya neden olabilir. Su, tercihen oturarak ve yudumlayarak yavaş bir şekilde içilmelidir.” dedi.

HABER: Sena Eğilmez

“Bende Özür Diliyorum “

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.