Beklenen oldu. Nurettin GÜNEY istedi, İYİ Parti Susurluk ilçe örgütü, Akşener’in talebi ile istifa etmek zorunda kaldı.
Bu, uzun zamandır GÜNEY ile sorun yaşayan İYİ Parti Meclis Üyeleri’ne de bir mesaj niteliğindeydi: “Toplamda 20’yi aşmayan belediye başkanlarımızın hiçbirini çok önemli bir gerekçe olmadan harcayamayız.”
İYİ Partili meclis üyelerinin bir çoğu kişisel çıkar gözetmeksizin Susurluk için bir şeyler üretme gayretindeler, kuşkusuz.
Ayrıntıya girilse kendi partisinin meclisi ile ipleri kopma noktasına gelen Belediye Başkanı Nurettin GÜNEY’in yaşanan tartışmalarda haksız olduğu yanları görülecektir. O da kuşkusuz.
En azından diyalog eksikliği var.
Lakin en başından bu yana yaşanan kavgaların tümünü bir araya toplasan -kamuoyuna yansıdığı kadarıyla- incir çekirdeğini doldurmaz.
İlçe örgütü yenilendi. Bir yerlere mesaj iletildi. Artık kavga da bitmeli.
Bu görevi İYİ Parti yeni ilçe örgütü üstlenmeli.
İYİ Parti radikallikten ortanın sağına doğru bir yola çıkmıştı. Şu aralar onu da geçti, merkeze oturma gayreti içerisine girdi.
Genel merkez düzeyinde pasifize edilen isimler bu yolculuğun iyi birer örnekleri.
Taşra örgütlerinde de durum aynı.
Susurluk mesela.
İlçe yönetimine gelenlerin, başkan dahil , çoğu CHP veya kendini sol yelpazede tanımlayan isimler.
Aslında ne güzel!
Sen önceden şuydun, buydun saçmalığına son veren çok gerekli bir atak.
Bir hedef var:
“Daha fazla demokrasi, daha fazla hukuk, daha fazla özgürlük… içeren güçlü bir parlamenter sistem inşa etmek.”
Bu hedefin sağı, solu olmaz. Bu hedef ülkenin baş çelişkisi. Bu çelişkiyi bir kenara bırakıp sen şuydun o buydu yaygarası kopartanların tek derdi “küçük olsun bizim olsun.”
Zaten evrensel açıdan bakıldığında ülkemizde kendini solcu olarak tanımlayanların bir çoğu, sol ilkelerden bihaber.
Ama sorsan en solcular.
Sağa sola akıl verme hastalıkları olmasa çok da önemli değiller.
Önemleri ; “sinir bozmak.”
O da ciddiye alınırlarsa.
Yazar: Levent GÜNDOĞAN
